Adapazarı Belediye Meclis toplantısında konuşan Başkan Mutlu Işıksu, “Seçim taahhütlerimiz arasında yer alan kentsel dönüşümü mutlaka ama mutlaka yapmak istiyoruz” diye iddialı bir ifade de bulunmuş.
1999 Asrın felaketi ve yaşadığımız coğrafyanın deprem gerçeği bir an bile unutulmamalı. Şehrin en temel ve vazgeçilmez sorunu kentsel dönüşüm. Depreme uygun yaşam alanlarının imarı yalnızca Adapazarı Belediye mücavir alanıyla sınırlı değil, olmamalı da.
1999 depreminin üzeriden geçen bunca yıla rağmen kentsel dönüşüm tartışmaları devam ediyor ise, yılları boşa harcamışız demektir. Bu sorunun bugüne kadar üstesinden gelinmeliydi. Özellikle eski yerleşim bölgesi çok katlı ve hasarlı binalarla yoluna devam etmekte.
Onun içindir ki, Adapazarı Belediyesi önceliği kentsel dönüşüm projesini hayata geçirmeli ve bunu da vakit kaybetmeden yapmalı. İnsan yaşamı üzerinden keyfiyet yapılamaz.
Adapazarı Belediyesi’nin en önemli sorunu hiç kuşku yok ki kentsel dönüşüm, ancak sorun bununla da sınırlı değil.
Şehir merkezi olma özelliğini kaybetti, düzeni olmayan, cadde ve sokak bütünlüğünü kaybetmiş, adres sorgusu yapmaktan aciz bir görüntü sergilemekte.
Şehir merkezini çevreleyen sokaklar gelişi güzel otopark haline dönüştürülmüş. Sokak araları iki yönlü araç parklarıyla daraltılmış, her gün tartışmaların yaşandığı ucube görüntülere tanıklık etmekteyiz.
Kuralsızlığın kural olduğu bir dönem yaşamaktayız.
Son Belediye Meclis toplantısında benzeri duruma dair bir itiraz gelmiş. MHP’li Meclis Üyesi İlknur Bayram Akyüz, “İlçemiz fazlaca sayıda yabancıyı barındırmakta, birçok işyeri açtıkları ve mevzuatı uygun olmayan tabelalar astıklarını görmekteyiz” diye gözden kaçan çarpıcı bir iddiayı gündeme taşımış.
Özellikle şehir merkezi, Semerciler ve Tığcılar mahallesinde sokak aralarının görüntüsü şehrin yabancılaştığını göstermekte.
Işıksu’ nun cevabı ise “Endişeye mahal yok, insanlığımızın ve inancımızın gereği birlikte yaşamaya devam etmeliyiz” olmuş.
Birlikte yaşamaya itirazımız yok, kurallar bütünlüğü içinde şehir estetiğine zarar vermeden birlikte yaşamayı tesis etmeliyiz.
Sakarya şehri AKP İktidarından bugüne kadar hak ettiğini bir türlü alamadı. Güçlü siyasi lobi oluşturamadık hal böyle olunca da bölgenin en geri kalmış yatırım fakiri bir il görüntüsünden uzaklaşamadık.
17 yıllık iktidar mensupları geleceğe dair paylaştıkları projeler estetiği tarif etmeli, yaşamsal sorunları içeren projeleri de geçmişte çözdük olmalı.
Kentsel dönüşüm böylesi proje, “yılları ıskaladınız” geleceği tahrip etmeyin.