2025 itibarıyla Türkiye’nin siyasi pozisyonu, hem iç politikada hem de dış ilişkilerde çok boyutlu ve stratejik bir denge arayışıyla şekillenmektedir.

Dış Politika;

Çok Yönlü ve Dengeli Yaklaşım

Türkiye, jeopolitik konumunun getirdiği avantajları kullanarak, Avrupa, Orta Doğu, Kafkasya ve Asya’da etkin bir rol oynamayı hedeflemektedir.

Her ne kadar Türki Cumhuriyetler

Kıbrıs konusunda farklı bir tutum içerisinde olsalar da, Kadim Türk Devlet aklı elbet bu olumsuzluğun üstesinden gelebilecek güçtedir.

Antalya’da düzenlenen diplomasi forumunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin Avrupa güvenliği, Suriye’deki istikrar ve küresel ticaret açısından vazgeçilmez bir aktör olduğunu vurgulamıştır  .

Ukrayna-Rusya savaşı bağlamında Türkiye, her iki tarafla da diplomatik ilişkilerini sürdürerek arabuluculuk rolünü üstlenmektedir.

Ayrıca, Kafkaslar’da kalıcı barışın sağlanması ve Asya ülkeleriyle ilişkilerin güçlendirilmesi yönünde adımlar atılmaktadır .

İç Politika;

Reform ve Diyalog Arayışı

İç politikada, Kürt meselesine yönelik yeni bir açılım gündeme gelmiştir.

PKK’nın silah bırakma çağrısı ve DEM Parti’nin mecliste bu süreci destekleyecek yasal düzenlemeler talep etmesi, barış sürecinin yeniden canlanabileceğine işaret etmektedir .

Ayrıca, “Türkiye Yüzyılı” vizyonu çerçevesinde, ekonomik ve sosyal reformlar öncelikli gündem maddeleri arasında yer almaktadır.

Milliyetçi Hareket Partisi’nin “Lider Ülke Türkiye” hedefi, bu vizyonun önemli bir parçasını oluşturmaktadır .

Stratejik Denge;

Batı ve Doğu Arasında

Türkiye, NATO üyeliği ve Avrupa ile ekonomik ilişkilerini sürdürürken, aynı zamanda Rusya ve Çin gibi ülkelerle de iş birliğini artırmaktadır.

Bu çok yönlü dış politika, Türkiye’nin hem Batı hem de Doğu ile dengeli ilişkiler kurma çabasının bir yansımasıdır.

Sonuç olarak, 2025 yılında Türkiye’nin siyasi pozisyonu, içerde reform ve diyalog arayışı, dışarda ise çok yönlü ve dengeli bir dış politika stratejisiyle şekillenmektedir.

Bu yaklaşım, Türkiye’nin bölgesel ve küresel düzeyde etkin bir aktör olma hedefini yansıtmaktadır.

ABD Başkanı Turmp’ın Türkiye ve Sayın Cumhurbaşkanı ile alakalı methiyelerinide göz ardı etmemek gerekiyor.

Selam ve Dua İle

Ne Zaman İnsan Oluruz

“ küresel zalimin methiyesine aldanmadığımızda”