Donald Trump, ABD’nin 45. başkanı olarak görev yaptığı dönemde İsrail-Filistin meselesine yönelik attığı adımlarla büyük tartışmalara neden oldu.

Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması ve ABD Büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıması, Filistinlilerin tepkisini çekti.

2024 seçimlerinde yeniden başkan olması halinde Filistin meselesinde daha da sert adımlar atabileceği konuşulurken, Dünya beter ötesi bir açıklamayla yüzleşti.

Peki, Trump’ın Filistin’i "boşaltması" mümkün mü?

Trump ve İsrail-Filistin Politikası

Trump, başkanlığı süresince İsrail’e açık şekilde destek verdi. "Yüzyılın Anlaşması" olarak sunduğu barış planı, Filistin tarafınca reddedildi çünkü bu plan, İsrail’in Batı Şeria’daki işgalini büyük ölçüde meşrulaştırıyordu. Trump, İsrail’in genişlemesine izin veren politikalarıyla tanındı ve İsrail’in Filistin topraklarındaki etkisini artırmasına destek verdi.

Trump tekrar başkan seçildi, tahminlerimizi yanıltmadı.

Filistinlilerin yaşadığı bölgelerde daha fazla baskı uygulanabileceği öngörülüyorken, birden ortaya Filistin’in boşaltılması savını attı.

Ancak bir ülkenin veya bir halkın tamamen "boşaltılması" uluslararası hukuk açısından ciddi insan hakları ihlalleri doğurur.

Filistin'i Boşaltmak Ne Kadar Gerçekçi?

Uluslararası Hukuk ve Diplomasi Engelleri,

Filistin topraklarında yaşayan milyonlarca insanı zorla göç ettirmek, savaş suçu ve insanlığa karşı suç kapsamında değerlendirilir.

Birleşmiş Milletler ve uluslararası toplum böyle bir girişimi büyük ihtimalle kabul etmez.

Bölgesel Direniş ve Halk Tepkisi,

Filistin halkı, on yıllardır süren işgale ve baskıya rağmen topraklarını terk etmeyi reddetti.

Trump yönetimi ne kadar baskıcı bir politika izlerse izlesin, bölgedeki direnişi tamamen ortadan kaldırmak zor olacaktır.

ABD İç Siyaseti ve Uluslararası Tepki,

ABD içinde bile Trump’ın İsrail yanlısı politikalarına eleştirel yaklaşan birçok isim var.

Amerikan halkının bir kısmı ve bazı Kongre üyeleri, Filistin halkına daha adil bir yaklaşım gösterilmesi gerektiğini savunuyor.

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın Filistinlilerin Tehciri ile alakalı bekleyip, Pazar günü açıklama yapması, süreci yakınen izlemesi ve kimlerin karşı durduğunu görmek, tepkileri ölçmek olarak algılandı.

Ayrıca Avrupa ülkeleri ve İslam dünyası, böyle bir girişime sert tepki vermeye başladılar bile.

Trump’ın Gücü Sınırlı..!

Trump, İsrail’e tam destek vermeye devam edebilir ve Filistinliler üzerindeki baskıyı artırabilir.

Netanyahu’nun iç siyasetteki sıkışıklığına destek vermiş olabilir.

Ancak milyonlarca insanı yerinden etmek, sadece bir ABD başkanının kararıyla gerçekleşebilecek bir şey değil.

Birileri MR.Trump’a Dünyanın tek kutupla yönetilmediğini, Trump’ında Sadece Amerikanın başkanı olduğunu hatırlatması gerekmektedir.

Uluslararası tepki, bölgesel direniş ve hukuki engeller Trump’ın elini bağlayacaktır.

Trump, Filistinlilere karşı daha agresif politikalar uygulasa da, Filistin’in tamamen "boşaltılması" ne hukuki ne de pratik açıdan mümkün görünmüyor.

Ancak, Filistin halkının geleceği açısından zorlayıcı yılların yaşanabileceği de ortada.

Selam ve Dua İle

Ne Zaman İnsan Oluruz

“Kötülere Karşı Birlik Olduğumuzda”