AKP iktidarları döneminde çok sıklıkla dile getirilen İl’in sahibi olmadığı gerçeğiyle her fırsatta yüzleşiyoruz. Bir çok yaşamsal sorunla karşılaşıyoruz, iktidar sahipleri yaşadığımız sorunlardan her dönem bi haberler. Uzunca süredir hasarlı okullar sorunu yazılıp çizilmekte, depremden kalma 21 hasarlı okul meselesini gündeme taşımıştı CHP milletvekili Engin ÖZKOÇ!
Milli Eğitim İl Müdürlüğü 2015 yılı raporunda işlediği hasarlı okul sorunu bir sonra ki yıl raporundan çıkarılmıştı. Soru, sorun dönemin valisine yöneltildi; böyle bir şeyin olmayacağını, olamayacağını belirten cevabı oldu.
Oysa ki Özkoç bu sorunu, parlamentoya taşıdı, soru önergesi verdi. Cevap hasarın gizlenemeyeceği, yıkım ve tamiratın kaçınılmaz olduğu bilgisi dönemin Milli Eğitim Bakanı tarafından verildi. O günlerde Özkoç yerel basında soru önergesinin cevabını paylaştı.
Son olarakta yine yerel basın ziyaretinde AKP milletvekili Ali İhsan Yavuz’a bu soru yöneltildi. Cevap; böyle bir konudan haberdar olmadığını, ilk kez duyduğunu, doğru olamayacağı yönünde görüşünü belirtmişti.
2015 yılında başlayan hasarlı okullar süreci, 2018 yılının son ayında nihayete erdirildi.
Geçtiğimiz günler de ÖZKOÇ parlamento da bu sorunu tekrar dile getirdi ve şuan ki Milli Eğitim Bakanından bu sorunun cevabını istedi.
Bakan Selçuk meclis kürsüsünden ÖZKOÇ’a cevap verdi.
Verdiği cevap ile uzunca süredir tartışma konusu olan hasarlı okul vardır-yoktur meselesine açıklık getirmiş oldu.
Bakan Selçuk ‘’ 7 okula ait 9 bina için yıkım kararı alınıp öğrenciler başka okullara taşınmıştır. 5 okula ait 6 bina güçlendirilmiş ve 9 okula ait 10 bina da 2019 yılı içerisinde güçlendirme çalışmaları yapılacaktır.’’
Sonuç; hasarlı okullar ve yıkılması gereken binaların varlığı daha önce ki bakanda bilgiyi doğrulamıştı, mevcut bakanda ÖZKOÇ’un iddiasını doğruladı.
Bu kadar zaman içerisinde doğru olan bilgiye şehrin yöneticileri ve iktidar siyasileri ulaşamadı yada görmezden geldiler.
AKP iktidarları şehri bir türlü sahiplenmedi her sorunu böylesi sonuçlarla yaşadık.
Bin yataklı hastane taahhüdü seçim malzemesi oldu, dönemin Başbakanı 2015 yılında Sakarya mitinginde gündeme taşıdı.
Hastanenin akibeti ortada, verilen söz miting alanında kaldı, takipçisi yok.
Benzeri duruma 200 yataklı Kadın Doğum Ve Çocuk Hastanesinde de yaşamaktayız. 2011 yılında yatırım programına alındı, 2014 yılında da ihalesi gerçekleştirildi.
Hastane inşaatının durumu ortada, uzunca zamandır ‘’ bir çivi dahi ‘’ çakılmadı.
İktidar temsilcilerinin sorunun varlığından da haberdar olduklarını düşünmüyorum. Herkesin bildiği ‘’ sağır sultanın ‘’ duyduğu şehre dair bir sorunu iletin, AKP’li siyasetçilerin ezberi sorundan haberdar olmadıkları yönündedir.
Hasarlı okullar meselesinde olduğu gibi.
Onun içindir ki İl’in sahibi olmadığı gerçeğiyle bu vesileyle bir kez daha yüzleşmiş olduk.
Yüzleştiğimiz diğer husus ise telafisi mümkün olmayan kaybedilen yıllar!
Hastane yatak yetersizliği gerekçesiyle yollara dökülen aileler.
Zor şartlar altında sağlık hizmeti sunmaya çalışan kadrolar!
Kazanım ise bu süre zarfında deprem olmamış olması!