Bazen yoğun ve duygusal bir süreçten geçeriz bu süreçte hissettiklerimizi başımıza gelenleri   yakın bulduğumuz kişiyi dinletme ihtiyacı hissederiz.Bazi durumlarda  ise de herhangi bir sorunumuzda veya  çok mutlu olduğumuzda kendimizi ifade etmeye  duygularımızı boşaltmaya ihtiyacımız vardır .Bu durumlarda kendimizi açtığımızda karşı taraf istediğimiz gibi geri dönüşler yapmıyor .İstediğimiz kadar sevinmiyor.Anlattigimiza bin pişman hissiyatına  kapılıyoruz . Bizim de o sırada ihtiyacımız olan şey anlaşılmaktır.Ailem dostum dediğiniz kişiler lafı ağzınıza tıkıyor bazen  enerjiniz sağa sola sacılıyor .Kendinizi ifade etmeye çalışırken karşıdaki kişinin sizi duymamasıdünyanın en sinir bozucu hissiyatıdır.Eğer karşıdaki kişi biz anlatırken bağlantı kurma ihtiyacında değilse her daha fazla anlattığımızda kendini daha fazla kapatacaktır.Bazen kendi hikayenize fazla önem verip herkesin aynı frekansta olmasını bekleyebiliyoruz.Paylaştığımız derdimizin kalpten işitilmesini zorla isteyebiliyoruz.Karşı tarafın bişi dinlememesi bizi sevmediği veya değer vermediğinden değildir.Bazen aynı frekansta olmayabilir .Bazen her şeyi konuşamamak sürecin parcasıdır..
Özetle dinlenilmek istediğinizde sakin kalmak  bağ kurduğunuzda emin olmak sakin ses tonu ile doğru zamanı bulmak ve iki tarafında birbirine güvenmesi gerekir ki güvenme de bir anda olmayan bir durumdur. Her istediğimiz duyguyu istediğimiz şekilde paylaşım yapamayiz. Şartları mükemmel şekilde ayarlamak imkansızdır sevgiler.