28.11.2022

Bir sel var içimde, ona yatak istiyorum.

Bir ankâ var içimde, ona kanat istiyorum.

Bir mahşer var içimde, ona mîzan istiyorum.

Bir dünya var içimde, ona nizam istiyorum.

 Bir kavga var içimde, ona karar istiyorum.

Bir mecnun var içimde, ona zincir istiyorum.

Saygı değer okurlar, siyaset yazmak bu hafta içimden gelmedi.

Bilmiyorum içim kıpır kıpır.

Bazen melankoli, bazen yaramaz bir çocuk.

Galiba çocuk kısmını oldukça çok seviyorum.

Temiz, kirlenmemiş, suiistimal edilmemiş olmak büyük keyif olsa gerek.

Bu ruh haline sığınmak, anlıkta olsa yaşamak istiyorum.

Aksi halde maalesef, günümüz hiçte yaşanası bir Dünya değil sanırım.

Ekonomik çalkantılar, siyasi mücadeleler, futbol takımlarının yenilgileri/başarıları,

Çocuğun okul taksiti, evin kira gideri, elektrik, su, gaz aman Allah’ım çocuk kalmak, sorumsuz yaşamak en güzeli.

Anlıkta olsa emin olun bu psikoloji beni rahatlatıyor.

Geldik gidiyoruz, hepi topu bu.

Biz Dünya’ya olduğundan çok fazla mana yüklemişiz

Yaradılış gayemizi unutup, hiç terk etmeyecekmiş gibi yaşadığımız bu hayat bizi fazlasıyla yormuyor mu?

Bizim yaşımızda olup, şuan hastanelerde ölüm döşeğinde olanları düşündükçe ne kadar az şükür ettiğimiz aklıma geliyor, yüzüm kızarıyor.

Aynı şekilde mahpus damında olup gün sayan kader mahkumları..!

Sınır ötesinde, sınır boylarında eli tetikte bizim rahat uyumamız için nöbet tutan asker evlatlarımız, polislerimiz.

Evsiz barksız, devletin şefkat elinin ulaşmadığı kimsesizler.

Kendine yesin diye verilen ekmek arası yiyeceği yanına gelen köpekle paylaşan yüce gönüllü vatan evladı.

Sendeki mangal yürek, benim diyen birçoğumuzda yok maalesef.

Evinde pişirdiği et yemeğinden komşusuna ikram etmek için bahane arayıp, komşusunun bahçesindeki eriklerden torununun istediğini, torununun o eriği çok sevdiğini söyleyip bir tas erik alıp.

Eve geldiğinde torunu ise, babaanne neden doğru söylemedin..!

Ben erik sevmem ki..!

Demesi üzerine, ikram yürekli babaanne torununa dönüp; evladım ben komşuma evde pişirdiğim etten ikram etmek istedim, pişirdiğim etin kokusu onlar gitti.

Maalesef onlar fakir.

Direk ikram etseydim incinir, alınırdı.

Senin erik sevdiğini bahane edip, ikram tabağını et doldurup geri göndermek ve komşum incinmesin diye öyle bir bahane söyledim der.

Sonuçta maksat hasıl olmuş, komşu kendini borçlu hissetmemiş, kokusunu hissettiği et yemeğini de tatmış olur.

Tamda Anadolu irfanı denen şey bu olsa gerek.

Geçenlerde yaptığım okumalarda, ilgimi çeken en önemli paragraf,

’’Elinizi vermeye alıştırın, vermeye alışan insan canını da kolay verir, cimri insan öylemidir, cimri insan canını da verirken zorlanır’’

Bu nasihat sadece biz Müslümanların gönül teline dokunan, terbiye eden tavsiye değil midir?

Çok şükür süz toplum olmuşuz vesselam.

Sosyal medya, televizyonlar, aracılığıyla toplum, kültürel emperyalizmin nüfuz alanına girmiş durumda.

Sabah kuşağındaki yayınlar, ülkeyi adım adım ruhsal sıkıntılara sevk etmekte,

Türk toplumu, böylesine aşağılık dejenerasyonu hak etmiyor.

Birçoğu mizansen, uydurma senaryolarla yapılan sabah programları, Türk aile yapısını tarumar etmek üzere kurgulanmış, amaçlanmış gözüküyor.

Bize hükümet edenler devlet büyükleri, acilen hayâsız yayınlara bir an önce son vermelidir.

Cinsiyetsizliğin övüldüğü, flörtün özendirildiği, evliyken aldatmanın normalleştirildiği programların bu topluma vereceği hiç bir şey yoktur.

Olamazda..!

Aile birliğimiz, gelenek ve göreneklerimiz yok ediliyor.

Aile birliğinin dağıtıldığı toplumlar, mahvolmaya mahkûmdur.

Düşünsenize;

Sayısını hatırlamadığı çoklukta evlenip boşanan biri,

Sabah kuşağında program yapıp, bizim hanım kardeşlerimize rol model olduğunu iddia ediyor/edebiliyor,

Ve bu hanım hala sabah kuşağı programı yapmaya devam ediyor.

Güzellik yarışmaları ismi altında genç kızlarımızın çıplaklıkları toplumsal algıyla normalleştirilebiliyor.

Akşam kuşağında, mafya dizileriyle genç delikanlılara öldürmenin üstünlük olduğu öğretilmekte.

Cuma akşamları,

Hanımını boşamış evladı yaşında hanımla evlenmiş hocaların vaazlarıyla din öğretilir olmuş.

Allah aşkına bu toplumu siz nereye evirtmek istemektesiniz?

Adam gibi katinizi çıkın açıkça söyleyin, bizde karar verelim.

Bu kadar kirlenmişliğin ortasına siz gelinde çocuk olmayı/kalmayı istemeyiniz.

Özetle bu hafta siyaset yazmak istemedim..!

Selam ve Dua İle

Ne Zaman İnsan Oluruz

’’İyi bir ağaca sarılan gölgesiz kalmaz’’ olduğunu hatırladığımızda