Teknofest kuşağı mı dediniz?
Kapitalist sistemin dayattığı Z kuşağı savsatasına karşılık, sanırım en güzel tarif teknofest gençliği olmalıdır.
Türk’e sen yapamazsın de, bak bakalım neler yapıyormuş misali,
Bizim gençlerimiz çok başarılı.
2011’den sonra bu ülkenin gençleri şaha kalkmış, icat etmedikleri kalmamış.
Şu icatlara bakar mısınız, yakında insansız uzay mekiği yapacaklar, alimallah.
Ben bu gençliğe çok güveniyorum, çok inanıyorum.
Tavsiyemdir sizlerde güvenin, layıkıyla inanın.
En önemlisi, bu gençliğin bizden sonra yöneteceği bu zalim dünyayı biz bekliyoruz.
Bu adamlara olması gereken değeri vermeliyiz.
Özellikle siyasi partiler;
Muktedir olmak isteyen, seçimi almak isteyenler, tüm enerjinizi genlere harcayın.
Otuz yaş üstü olanların kararı net..!
Siyasi partilerin hedefi otuz yaş altı olmalıdır.
Bu genç adamların eski dönemleri bilmesi, algılaması mümkün değildir. Bu adamlardan bizlerin yaşadığı zorlukları ve yoksullukları anlamalarını beklemek başlı başına hatadır.
İnsan tecrübe etmediğini bilemez..!
Yeni bir üslup, yeni bir anlatım dili belirlemeliyiz.
Aksi takdirde bu genç adamlarla anlaşamayız.
Secim satı mahallinde olduğumuz bu günlerde, siyasi parti liderleri gençlerle çok fazla program icra etmelidirler.
Şu günlerde açık olan teknofest alanına bu gençlerin kolay yoldan ulaşmasını sağlamalıdırlar,
Onlarla yaz festivalleri icra etmelidirler.
İstekleri, arzuları, hayalleri sorulup, gerçekleştirmeleri için fırsat verilmelidir.
Tek kurtuluşumuz bilinçli, sorumlu, ’’kim var dendiğinde sağa sola bakmadan ben varım diyen’’ nesillerdir.
Bu durumun kıymetini bilmeli, uzlaşmayı becermeliyiz, ayrıca gönüllerine girmek;
Gençliği dinleyen, onlarla ortak düzlemde anlaşmayı becermekten geçer.
Siz ne bilirsiniz, ne anlarsınız söylemleriyle bir yere varamayız.
23 yaşında İstanbul’u feth eden şanlı komutanı hatırlamak, izinden gitmekle yükümlüyüz, aynı güveni bugün evlatlarımıza duymak, hissettirmek zorundayız.
Başka çaremizde yoktur..!
Müthiş zekâlı, analitik düşünce sahibi gençlerimiz var, bu gençlerin becerilerinden istifade etmeliyiz.
Sorumluluk vermeliyiz.
Fırsat verilirse eminim ki, bizlerden çok daha iyi bir dünya inşa edeceklerdir.
Neden bu fırsatı vermemekte ısrar ediyoruz.
Bu adamlara neden güvenmiyoruz ki?
Tüm partilerde, sivil toplum kuruluşlarında yaşını epey geçmiş dede olmuş insanlar var, o koltuklarda oturduğunuz yetmedi mi?
Ne zaman, yerinizi gençlere bırakacaksınız?
Ne zaman bu genç adamlara güveneceksiniz?
Ne zaman koltuklarınızı gençlere bırakırsınız bilmem lakin bildiğim tek şey siz gönül rızasıyla bırakmazsanız, bu genç adamlar sizleri o koltuklardan söküp atacaklar.
Gelin gönül rızasıyla vaz geçemediğiniz koltukları devredin, devredin de refüze olmayın.
Neyse biz gelelim asıl konuya;
Secime on beş günden az bir zaman kaldığı şu günlerde,
Mevcut siyasi partiler arasında en çok genç adayı listelerine koyan AK Parti ciddi bir risk almış gibi gözükse de, en doğrusunu yapmıştır.
21 yıldır bu ülkeyi yönetmenin sorumluluğunun layıkıyla yerine getiren AK Partiyi kutlarım.
AK Parti siyasi risk almıştır,
Listelerine çok fazla genç adam koymuştur..!
Zannederim ki;
23 yaşında İstanbul’u Feth eden komutanları yeniden gün yüzüne çıkarmak için uğraş vermektedir.
Aksi takdir de hiçbir siyasi parti, siyaseten bu riski göze almazdı.
Ülküsü bu ülkeyi ihya, ibate etmek olan AK Parti elbette bu riski layığıyla göğüsleyecektir.
‘’Gençlere güvenen yanılmaz’’
Sevgili gençler, bizler sizlere çok güveniyoruz, siz bizim yarınımızsınız, siz bizi dualarla yad edecek olansınız..!
Biz size inanıyor ve güveniyoruz.
Lütfen kendinize iyilik ediniz,
En az çift ana dal eğitim alınız, iki lisanı konuşunuz, dünyayı geziniz, gelişmeleri ve iyi şeyleri örnekleyip ülkemiz için hayal kurunuz.
’’ilim cin dede olsa gidip alınız’’ diyen Hz. Peygamberimizin buyruğuna önem veriniz ve kendinizi başkomutan olarak yetiştiriniz.
Biz size muhtacız, değerinizi biliniz..!
Selam ve Dua İle
Ne Zaman İnsan Oluruz
’’geleceğimiz olan gençleri anladığımızda’’