Sakaryaspor’umuz geçtiğimiz hafta, "1. Lig’de kalır mıyız yoksa havlu mu atarız?" dediğimiz kritik bir maçta, taraftarımızın büyük desteğiyle Pendikspor'u devirdi. Emre Demir’in golüyle rakibi yere serdik. Bu galibiyet gerçekten çok değerli oldu.
Alt sıralardaki rakiplerimizin de puan kaybetmesiyle avantajlı bir konuma geçtik. Şanlıurfaspor yenilince 37 puanda kaldı, Manisa’nın Çorumspor’a yenilmesiyle puanı 38’de kaldı. Sakaryaspor’un altında yer alan bir diğer rakip Ankaragücü ise berabere kaldı ve puanını 39 yaptı. Şu an küme düşme hattı ile Sakaryaspor arasında 7 puanlık fark var. Şimdilik rahatız diyebiliriz.
Ancak oyuna gelirsek, çok da mutlu değiliz. Evet, galibiyet bizi ve taraftarlarımızı sevindirdi ama sahada yine hatalar yaptık. Net gol fırsatlarını kaçırıyoruz. Rakip geriye düştükten sonra puan almak için hamleler yaptı ve oyun yavaş yavaş Pendikspor’un lehine dönmeye başladı. Bu noktada Teknik Direktörümüz İlker Püren’e bir çift sözüm olacak: Allah aşkına, oyuncu değiştirmek için gol yememiz mi gerekiyor?
Aynı şekilde yardımcı hocalara da sesleniyorum. İlker Hoca’yı sürekli uyarın, çünkü bazı aksaklıklar onun gözünden kaçabilir. Rakip üç oyuncu birden değiştiriyor, bizde ise kıpırdama yok. Isınan futbolcularımız resmen İlker Püren’den hamle bekledi. Ancak değişiklikler maçın sonlarına doğru geldi.
Ben yaklaşık 35 senedir futbolun içindeyim. Hem amatör hem de profesyonel olarak. Futboldan biraz anlıyorsam şunu söyleyebilirim: Oyunun sonuna sadece 1 oyuncu saklarsın, o da ciddi bir sakatlık olursa diye. Yoksa elindeki kozları zamanında oynarsın.
Her şeye rağmen bu galibiyetle rahat bir nefes aldık. Sahada ter döken tüm futbolcu kardeşlerime, teknik sorumlularımıza ve takımını yalnız bırakmayan taraftarlarımıza gönülden teşekkür ediyorum. Bu hafta sonu Iğdırspor ile karşılaşacağız. Takımımız bu maçın hazırlıklarına başlayacak.
Hoşça kalın, esen kalın sevgili okuyucularım.