31 Mart 2019 yerel seçim ve sonuçları üzerinden bir değerlendirme yapmalı, bunu eli kalem tutan herkes yapmalı.

Sakarya Büyükşehir ve aldığı oy üzerinden yapılacak değerlendirmeye ışık tutması adına, kullanılan oy 621.122 ve AKP adayı Ekrem Yüce’nin aldığı oy 386.700.

Seçmen sayısı, kullanılan oy ve alınan sonuçlar, matematik bilimi ve mevzuatına boğulmadan kısadan yorum, açık ara AKP adayı destek bulmuş olur, sanırım.

Benzeri değerlendirmeyi her seçim bölgesi için ve her dönem seçim sonuçları üzerinden de yapabiliriz, varacağımız sonuç farklı olmayacaktır.

Kendimize görev edinip geriye doğru seçim sonuçları üzerinden matematiksel tespit ve akabinde değerlendirmeler yapılabilir, hatta yapmalıda.

Ve bunu mümkünse AKP’ye oy veren yurttaşlarımız yapmalı, her seçim sonuçlarını ülke ortalaması ile kıyaslayarak yaparsa çok daha anlamlı sonuçlara varabilir.

Bunu yapmanın en önemli faydası, değerlendirme objektif olur ve değerlendirme salt bir karşıtlık üzerinden yapılmamış olur.

Matematiksel değerlendirmelerin sonuçları, kişiye göre farklılık gözetmez ve kati sonuçlardır. Vereceği hükümde katidir.

03 Kasım 2002’den itibaren bugüne kadar geçen süreç gösteriyor ki AKP her istediği sonucu almış ve tartışmasız her seçim galibi olmuş.

Buraya kadar olan bölümü seçim ve sonuçları üzerine değerlendirme idi, bunu mutlaka yapmalı ki bugün içinde bulunduğumuz durumu daha iyi anlayalım.

Beylik ifadelere de karşıtlık üzerinde de tespitlere kapılmadan kendi sonucumuzu kendimiz tayin ederek, sonuca ulaşmak.

Aynı değerlendirmeyi yatırım kalemleri üzerinden yaparak ve mümkünse kıyaslayarak, eksikliklerimiz ile yüzleşerek sonuca ulaşmak.

Tüm beklentilerin adresi de çözüm adresi de nihai siyaset kurumu.

Hayatımız da dün olmayıp ta bugün olanlar ve olmayanlar üzerinden yapılacak bir değerlendirme kuşkusuz sağlıklı sonuçlar doğuracaktır.

Bu aynı zamanda “ nerden nereye “ diye sloganlaştırılan sözünde değerlendirmesi olacaktır.

Sandık sonuç ve yatırım kazanımı, konuya böyle bakabilirsek nerede olduğumuz da görmüş oluruz.

Küçük küçük örneklerle genel durumumuza bir bakalım;

Şehir içi trafik, hafif raylı sistem, 2004 yerel seçimlerinden itibaren seçim taahhüdü olarak arşivlerde durmakta,

Adapazarı treni 1899 yılında kullanıma sokuldu, bugün ise çalışmamakta,

AFA Kültür sarayı yıkıldı, bugün şehirde kültür içerikli faaliyet gösteren tek adresimiz yok, fuar alanımız yok, çadır tiyatroları sergilenmekte,

Adapazarı-Karasu demir yolu, 2010 yılında başladı, bugün demir yığını ve çöplük halinde, heba edilen milyonlarca lira,

Hasarlı binalar sorunu, deprem sonrası henüz hasarlı yapı stoku oluşturulamadı, yıkımı planlanan ağır hasarlı okullar akıbeti,

Sakarya nehri düzenlemesi, günlük yaşamın içine dâhil edilmesi,

Yılan hikâyesine dönen bin yataklı hastane, 2015 yılından itibaren gündemi meşgul etmekte, içinde bulunduğumuz an itibariyle ihale edildiği bilgisi paylaşılmakta,

Sapanca Gölü elimizin altından kayıp gidiyor, son yıllarda sayıları artan su fabrikaları,

Şehir içi trafik düzenlemesi, alt-üst geçitler, otopark sorunu ve sokak cadde düzenlemeleri.

Örnekleri çok daha artırmak mümkün, konu başlığı ile nereye varmak istediğimiz çok açık. Bizde olmayan ve zaruri eksiklikler bir başka ilde yıllar önce çözeme kavuşmuş, biraz ibretle birazda hasetle izlemek durumunda kalışımız.

Siyaset kurumundan bağımsız kendi değerlendirmemizi yapmak ve sonuç elde etmek, meramım.

AKP iktidarına sağlanan güçlü desteğin karşılığının alınıp-alınmadığı ile yüzleşmek.

Varsa ortada hata tercih ya da elde edilen kazanımlarda bununla yüzleşmek.

Aynı coğrafyada yaşayıp aynı kaderi yaşamadığımız komşu il Kocaeli ile arımızda oluşan büyük farkın nedenlerine ulaşmak.

Eksik diye sıraladığımız tüm projeleri tamamlamışlar ve hayalini kuramayacağımız daha nice projeleri hayata geçirmişler.

Siyaset ve siyasetçiyi sorgulamadan, bir kez de olsa kendimizi sorgulamak, bakalım nereye varacağız!!!