On bir ayın sultanıyla başlayan iftar akşamlarının bereketi, tadı tuzu, lezzetini değiştirmek mümkün değildir, başka bir akşamla…

Öylesine dostane, samimi, duygulu ve dualıdır ezan sesini beklemek sofrada…

İsterim ki böyle akşamlar, ihtiyaç sahiplerine açılsın…

Davetler onlar için yapılsın…

Onlarla birlikte olmanın, bir çorba kaşıklamanın manevi hazzı başkadır, bilirim…

O duygulardır bizi birlikte olmaya götüren…

Önceki gün Vali Hüseyin Avni Coş’un gaziler adına Hanedan Tesisleri’nde verdiği iftar da böyle bir anlayıştan kaynaklanıyor olsa gerek…

Tıpkı bir akşam önce yapılan şehit aileleri iftarında olduğu gibi…

Bu ülke, bu şanlı bayrak uğruna kanıyla canıyla mücadele edip, manevi yönü ağır basan bir insanlık onurunu taşıyarak bugünlere gelen gazilerimiz ve aileleriyle birlikte iftar yapmanın zevki de, keyfi de, mutluluğu da bir başkadır, sanırım…

Hoş, Hasan Yıldız’ın gayretleri olmasa belki de doymamış kalkacaktık sofradan…

Öyle huzurlu bir ortamda farklı bir lezzetle doymak bile insana farklı duygular yüklüyor…