Birkaç yıl önce bir Antalya seyahati sırasında Burdur’a gelince o güzelim Burdur Gölü’nün içler acısı halini görüp yüreklerimizi parçalanmıştı...

Hiç aklıma düşmemişti, ilimiz ve bölgemiz için yaşam kaynağı, hayati öneme haiz Sapanca Gölümüz’ün de çok geçmeden öyle olacağına yönelik sinyaller vereceği...

Bugün biz de Sapanca Gölü için ağıt yakmaya hazırlanıyoruz...

Göl suyunun kritik oranda çekilmesi, çok önceden çalmaya başlayan tehlike çanlarının sesini duymayanların gözüne sokuyor adeta kritik durumu…

Yıllarca dedik ki ağalar, beyler, dünyanın tadı, temizliği ve içilebilirliği yönüyle sayılı göllerinden biridir, Mevla’nın bölgemize lütfettiği bu güzelim Sapanca Gölü...

Kirletilmemesi ve dahi amacı dışında tüketilmemesi için veriyoruz savaşı yıllardır ama kim dinliyor...

Derler ya imam bildiğini okuyor, cemaat seyrediyor.

Göl onun bunun değil, topyekun halkımızın ve yönetenlerin kusuru, ihmali ve vurdumduymazlığı ile bu hale geldi...

Üstüne bir de kuraklık eklenince, maalesef manzara içler acısı...

Bir kez daha uyaralım istedik yetkilileri ve de halkımızı...

Göl elden gidiyor, yetişin!

Bilmem bu duyarlılığı gösterebilecek miyiz?

Şapkamızı önümüze alıp düşünmenin, düşünmekle kalmayıp harekete geçmenin zamanıdır…

Aksi halde bu halk, su gibi aziz bir nimetini kaybetmenin acısını fazlasıyla çekecektir…