Peygamber Efendimiz birkaç hadis-i şerifinde şöyle buyurmakta:

1-‘’Allah için evlenip, Allah için evlendiren, Allah’ın dostluğunu kazanır.’’ (İhyau    Ulumid-din 76)

2- ‘’ Evlenen kimse dininin yarısını korumuş olur. Artık diğer yarısın da da Allah’a karşı gelmekten sakınsın.’’ (İhyau    Ulumid-din, 80)

3- ‘’Veli olmadan nikah olmaz‘’ (Ebu Davud, 2085, Tirmizi,1102)

4-‘’N ikahı duyurun ve onu camilerde yapın’’

Nikah, taraflar arasında bazı şartların yerine getirilmesi ile yapılan bir nevi sözleşmedir. Nikahın sahih olması için gereken  şartlar acaba nelerdi ve nikahımız bu şartlara uygun mu kıyıldı?..Yoksa?..

Bir çok insanın bu cümleyi okuduğunda içi korku ile ürpermiş olmalı. Korkmalı korkutmalı. Evlatlarını karşısına alıp konuşmalı. Bilmiyoruz, bildirmiyoruz.

Lise ve üniversite dönemindeyken gençtik ve gençlerin arasındaydık. Bazen duyuyordum ki tanıdığım bir genç kız, rahatça, el ele gezebileyim diye, dini nikah kıydırmış. Bu davranışları yapanlar hiç de azımsanacak sayıda değil.  Önce nikahlılığın verdiği rahatlıkla ateşle barut yaklaşıyor ve sonunda erkek ‘’boş ol’’ cümlesini kullanıveriyor. Zavallı kızcağız ortada öylece kalakalıyor. Gerçekten çok zorda kalan kızlar oluyor. Bu nikahı kıyıldı sanan ve altında ezilen öyle gençler var ki.

 Önceleri masumca rahat gezmeyi düşünürlerken sonrasında bu durum içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Kızın ve oğlanın ailelerinin haberi olmadan evlendiklerini sanıyorlar. Bir taraftan  oğlan başka şehirde evlendiğini düşünüyor bu arada ailesi de ona memleketten kız bulmakla meşgul.  Tabi duyurulmayan nikahın nikah sayılmadığını keşke gençlerimiz daha önceden bilselerdi. Anne babasının haberi olmadan yapılan hiçbir işten hayır gelmez. Bize düşen görev evladımıza eğitim öğretim vermektir. Öncelikle bir nikahın nasıl sahih (geçerli) olup olmayacağı bilgisine bir bakalım…

Nikah akdinin sahih olması için gereken şartlar:

  1. Evlenecek olan kişiler veya onların vekalet verdiği kişilerin hazır olması ve evleneceklerin isimlerinin söylenmesi.
  2. Her iki tarafın da ‘’kabul ediyorum’’ cümlesinde olduğu gibi, evlenmeyi kabul ettiğini ifade etmesi.
  3. Akıl baliğ şahitlerin (iki erkek veya bir erkek iki kadın) hazır bulunması. (En az bir erkek mutlaka olmalı).
  4. Kızın ebeveyninin izin vermesi. Velisinin  kızı  bekar bırakma gibi zalimce isteği  varsa veliliğin sorumluluğu başka en yakın Müslüman erkeğe geçer. (Maliki mezhebinde)
  5. Nikahın duyurulması. (Hanefi mezhebi dışındaki tüm mezhepler)
  6. Evlenecek olanlar müslümansa nikah kıyan ve şahitlik yapanların Müslüman olması.

Şartlara baktığımızda ya kızın velisinin izni olmalı ya da nikahı bir düğün ile duyurmalı. Çok defa şahit olmuşumdur. Gençlerin herkesten gizli, iki şahit ve bir imam bulup nikah akdi yaptıklarını ve sonra da kendilerini evli sandıklarını. Hal böyle olunca ne yazık ki bir çok sorun ile baş etmek zorunda kalan, kullanılıp bir tarafa atılan kızların sayısının oldukça fazla olduğunu gözlemliyorum. Özellikle üniversite gençliğinde yaygın olması ve babacığının ocağından tertemiz masum olarak ayrılan pek çok kızın ziyan olmuş hayatı içler acısı. Evlatlarımızı bu konuda iyice eğitmek zorundayız. Duyurulmayan nikahın nikah olmadığını bilmeleri gerekiyor. Ayrıca resmi nikahla birlikte gelen haklar kadını korumaya alıyor. Devletimiz bu sorunların önüne geçebilmek adına devletten gizli kıyılan nikahı yasakladı ama yine de gizli nikahları engelleyemedi.

Sadece gençlerimiz değil gizli nikah kıyan. Evli erkeklerin, eşinden gizli, başka bir kadına dini nikah kıyıp yıllarca ‘’ karım’’ diyerek onu kullanması ne yazık ki ülkemizde çok yaygın. Tekrar söylüyorum! Gizli nikah kesinlikle nikah sayılmaz ve zina suçuna sebebiyet vererek Rabbin gazabına uğratır. Ya kızın velisinin izni olacak ya da nikahlandığınız duyurulacak. Evlatlarımızın bu konuları kesinlikle öğrenmeleri gerekiyor.

Madem evlisin neden eşim dediğin kişiyi birisi görecek korkusu ile gizliyorsun! Sadece zina ediyorsun bunu da bilmek gerek. Rabbim haram işleyene önce tövbe etmesi için zaman tanır, dönmüyorsa sonra da helak eder.