Peygamber Efendimiz (sav), yemeğe Allah’ü Teala’nın ism-i şerifini zikrederek başlardı. Yemekten evvel ellerini yıkamayı ihmal etmezdi. Sağ eliyle ve önünden yerdi. Başlarken ‘’Bismillah’’ veya ‘’Bismillahi evvelehü ve ahirahü’’ denmesini tavsiye etmiştir. (Buhari, Et’ime, Ebu Davut)

Nilgün;  güzel ,  bakımlı  fakat islami bilgisi olmayan bir kızdı. Kendi gibi bir gence gönlünü kaptırdı. Sevgili hayatı yaşamanın haram olduğunu hiç düşünmediler. Dört yıl sonra gösterişli bir düğünle evlendiler. Nilgün hamile kaldıktan sonra da, ne davranışları ne de yedikleri konusunda dikkat etmedi. . Hamile kaldığında da hayatlarında değişiklik yapmadılar. Yaşantıları Rabbinin istediği şekilde olmuyordu. Dışardan fastfood türünde yiyecekler, paketlenmiş ürünler (cips, kola, sigara vb.) tüketmeyi seviyorlardı. İçeriklerinde ne olduğuna dikkat etmiyorlardı. Bir canlının boğazından geçen her lokmanın vücutta dolanıp vücudu terk etmesinin kırk gün olduğunu hiç umursamıyorlardı.

Evlatları oldu. Onların da yaşamları Rablerini tanımayan şekilde oldu. Dünyevi rahatlığı önemseyen fakat ahiretini kazanamayan evlatlar oldular.

Beyza, harama helale çok dikkat eden bir bayandı. Eşini de sık sık uyarırdı. ‘’Aman dikkat et de bir lokma dahi olsa boğazımızdan haram lokma geçirme. İş yerinden bir kalem dahi olsa eve getireyim deme, hassas ol’’ derdi. Eşi de çok dikkatli bir beydi. Üç tane çocukları oldu. Hamilelik dönemlerinde Beyza yediklerine çok dikkat ediyordu. Paketli ürünleri tüketmek yerine doğal ve içeriğini bildiği ürünleri tüketiyordu. Domuz ürünleri veya katkı maddelerinin olma ihtimali olan ürünleri tüketmiyordu. ‘’Rabbim bolluk bereket ve çeşitlilik vermiş’’ diyerek her zaman şükrediyordu. Çocuklar doğduktan sonra da asla onlara abdestsiz süt emzirmedi. Yemekleri yaparken her zaman abdestli olmaya ve yemekleri yapma sürecinde dualar okumaya özen gösterirdi. ‘’Allah’ım bu yemeği yiyen her kim olursa olsun imanı kuvvetlensin ve maddi manevi sağlık bulsun. Senin sevdiklerinden olmalarını nasib et. Bu yemekten yiyenler meleklerin tarafından her daim korunsunlar. Nazardan, kazadan, beladan korunsunlar. Güzel ahlaklı ve merhametli olsunlar. Sevdiklerinden eyle ey Rabbim!’’ gibi dualar ederek ve zikirler çekerek yemekleri ve sofraları hazırlardı. Sofraya oturanlara da besmele çekmeyi hatırlatırdı. Mümkün olduğunca peygamberimizin yaptığı sünnetleri uygulamaya çalışırdı. Tuzla başlayıp bitirme , sofrada yeşillik bulundurma vb. uygulardı. Çocuklarına yemek yapmayı öğrettiği zamanlarda öncelikle hijyene, abdestli olmaya, besmeleye ve dualara önem vermeleri gerektiğini hatırlatır ve teşvik ederdi.

Çocuklar haram lokma yemeden büyütüldüğü için olgun, edepli ve imanı yüksek insanlar oldular.

Çocuğunuz huysuz, hırsız, KÖTÜ AHLAKLI olsun istiyorsanız, hamilelikten başlayarak ona gidecek gıdanın haram olup olmamasına dikkat etmeyin.