“Yıllardır soruyorum bu soruyu kendime / Bilmem ki bu dünyaya ben niye geldim.”
Son dönemde, önceden seslendirilmiş bir eserin farklı sanatçılar tarafından yeniden icra edilmesi (cover) çok yaygınlaştı. Bu nedenle Z kuşağından da hatırlayanların olabileceği fakat X ve Y kuşağının biliyor olma ihtimalinin çok yüksek olduğu bir şarkıda geçiyor bu sözler. ‘Wikipedi’ye göre son yarım yüzyıla damga vuran, aralarında “popçu” ve “rockçı” diye tabir edilen sanatçıların da olduğu 46 sanatçının albümlerinde yer verdiği bu şarkıyı, ekranlarda, konserlerde ve sosyal medyada deyim yerinde ise, -söylemeyen kalmamış-.
Sözler her ne kadar karşılıksız sevmiş ve hayata küsmüş birini de anlatsa ve dinleyen milyonlarca kişi bu anlamda dinlemiş olsa da, nakaratında defalarca sorulan bu soru, insanlık tarihinin en önemli sorusudur aslında.
Hepimiz yeteneklerimizi keşfetmek, hayatımızın amacını bulmak ve başarılı bir insan olmak için gerekli çabayı göstermeliyiz. Çünkü potansiyelini keşfetmek hayatın amacını bulmanın, hayatın amacını bulmak başarının, başarmak ise mutluluğun anahtarıdır.
Mümin Sekman, başarının mutlulukla ilişkisini şöyle ifade ediyor bir sözünde: “Başarı, kendine koyduğun bir hedefi zeka, yetenek ve emek harcayarak elde ettikten sonra gelen taktir ve tatmin duygusudur.”
Hayati İnanç, “başarı nedir” diye sorduklarında; “Bence asıl başarı, merhumu nasıl bilirdiniz? sualinin cevabıdır” diye cevaplıyor.
Filozof Ralph Waldo Emerson ise “Akıllı insanların saygısını, çocukların sevgisini kazanmış olmak ve tek bir kişi bile olsa birinin sizin varlığınızdan ötürü daha rahat nefes almasıdır” diyerek tanımlıyor.
21 yaşında büyük bir başarıya imza atan, Türkiye’nin olimpiyatlardaki gururu Mete Gazoz, yeteneklerini, potansiyelini, hayatının amacını keşfetmiş ve başarılı olmuş, bu başarısı ile gelen takdir ve tatmin duygusunu yaşamış insanlar için verebileceğimiz güncel ve güzel bir örnek. Çocuklarının ismini, okçuluktaki başarıları ve “Islık Çalan Ok”un mucidi olarak da bilinen Asya Hun İmparatoru Metehan’dan esinlenerek Mete koyduklarını söylüyor anne ve babası. Potansiyel nasıl keşfedilir ve nasıl başarılı ve mutlu olunur konulu yüzlerce kitabı özetleyen ve başta öğrencilere, anne ve babalara ve öğretmenlere olmak üzere “başarmak” isteyen herkese ders niteliğindeki şu ibretlik sözleri söylüyorlar bir röportajda:
-3 yaşında yay çekmeye, 5 yaşında ok atmaya, 8-9 yaşında yarışmalara katılmaya başladı. 6 yaşında müzik kulağının oturması için şan dersi aldı. 6-9 yaş arasında, sırf kas gruplarının gelişmesi için yüzmeye gönderdik. -Belki basketbolda, çok iyi olacak bir spor dalında uğraşmasını istiyorduk ama tabii ki gönlümüz okçuluktan yanaydı.
-Bakmak ile görmek arasında fark vardır. Bunu tespit edebilmesi için resim kursuna gitti.
-Birçok ülkede piyanonun hem sağ beyin hem sol beyinin gelişimine katkı sağladığı, vücudumuzun her iki tarafını kontrollü koordinasyonunu sağlaması için piyanonun çok önemli olduğunu öğrendik. 2 sene özel piyano dersleri aldı. Lisanslı satranç oyuncusudur. Sporda hep bir taktik vardır. 2-3 hamle sonrasını hesaplama, sporcuya karşı kendini ayarlama… Koordinasyonu gelişsin diye basketbol kurslarına gönderdik.
-Sahnede heyecanlanmaması için İnönü Stadında 29 Ekim’de koroda görev aldı o kadar insanın önünde şarkı söyledi. Bunlar tabii ki çocuğumuzun psikolojik ve fizyolojik gelişimine katkı sağladı. 13 yaşında Milli Takıma girip, takım halinde dünya ikinciliğine ulaştı.
“Yıllardır soruyorum bu soruyu kendime / Bilmem ki bu dünyaya ben niye geldim.”
Prof. Dr. Colin Turner, ne için geldiğimizi, “Herkes Doğuştan Başarılıdır” isimli kitabında şu sözlerle açıklıyor ve bizi uyarıyor:
“Hepimize bir yaşam armağan edildi ve hepimiz bir amaç için yaratıldık. Bu amacı, potansiyelimizi açığa çıkarmakla ve kullanmakla gerçekleştirebiliriz. Kendi koyduğumuz sınırlamaların yaşamımızı başarıya dönüştürmemize nasıl engel olduğunu fark etmemiz gerekiyor.”
Bu uyarıyı dikkate almaz ve gereken çabayı göstermezsek sonuçlardan şikayet etmeye de hakkımız kalmaz. Çünkü bu sefer de bize çok bilindik başka bir şarkı ile cevap verebilirler:
- Kader diyemezsin sen kendin ettin!