Sakaryaspor, grubunun dibine demir atmış ve artık hiçbir iddiası kalmamış rakibi Karabükspor önünde, iki perdelik farklı bir oyun anlayışı ortaya koydu, dün deplasmanda…
İlk yarıda attığı üç golü yetersiz bulmuşçasına, ikinci devre, kendisine yakışmayan ve dahi yakıştırılamayan acemiliklerle dolu, takımımız adına ümit değil, ümitsizlik pompalayan bir oyun sergiledi…
O ne pas hatalarıydı öyle…
Her dakika yakalanan gollük pozisyonların, bir mahalle futbolu anlayışıyla harcanmasını seyrederken üzülmedim, adeta sinirden küplere bindim…
Bir futbol takımı, hepsi profesyonel…
Her zaman ve zeminde tartışılmaz bir değer sahip yeşil siyahlı forma altında, bırakın lig ve puan maçını, idmanda dahi affedilmeyecek yanlışlıklar, kazanılan bol gollü maçın keyfini kaçırdı gönlümde…
Bilmem genç hoca Murat Balaban buna ne der!
Yarın daha ciddi rakipler önünde takımı büyük bir sıkıntıya sokacağı izlenimi edindiğim sinir bozucu futbola karşı nasıl önlem alır…
Sanırım futbolun içinden gelen başarılı bir teknik direktör olarak Murat hoca, ne demek istediğimi anlamış olmalı…
Bu kadroda “kim başarılı, kim başarısız” ayırımı yapmıyorum…
Her zaman olduğu gibi usta oyuncu Muhammed Reis’in liderliğinde oyuna ağırlığını koyan bir takımdan, hele de bu ligin en iddialı ekiplerinden biri olarak, böyle kayıtsız ve ruhsuz oyun anlayışı görmek insanı üzüyor…
Bu arada ikinci yarıda oyuna giren ve benim her defasında “olmazsa olmaz” olarak değerlendirdiğim Berk İsmail’in hali, bendeki kredibilitesini bitirecek bir noktaya gelmiş olmalı ki sahada bir uyurgezer gibi dolaşıp durdu…
Maçın son saniyesine sığdırdığı penaltı golü dahi, ona olan güvenimin sarsılmasını engelleyemedi…
Bu tavrı devam ederse, hele hele meşin top ona küserse, genç yaşta futbol hayatı biter…
Orta saha oyuncularının yaptığı inanılmaz pas hatası, şampiyonluğa yürüyen takımın oyuncularına hiç yakışmadı bir kez daha…
Muhammed Reis’in usta ayakları, orta sahanın yükünü daha ne kadar taşıyabilir bilemeyiz…
Ancak bilinen bir şey var ki; takımın hastalığı haline gelen pas hatalarının bir an önce giderilmesi gerekmektedir…
Sakaryaspor, bu grubun en iddialı takımlarından biri…
Esasında şampiyonluk adına en rahat grupta mücadele ediyoruz…
Bu fırsat kaçırılırsa, gelecek yıllar Sakaryaspor adına hiç de parlak görülmeyebilir...
Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce gibi, bugüne kadar hiç bir başkanın yapmadığı olağanüstü yardımları arkasına alan Sakaryaspor’un başarıdan gayri hiçbir şansı yok, olmamamı da…
Alınan bol gollü galibiyeti küçümsediğim anlamına gelmesin sözlerim…
Ancak zirveye yürüyen bir takımın da böyle fahiş hatalar ortaya koymasını; bu takıma önce futbolcu, sonra en sıkıntılı dönemlerinde üç dönem yönetici ve bilahare spor yazarı olarak hizmet vermiş eski bir futbolcusu olarak, içime sindiremediğimin altını önemle çizmek isterim…
Sitemim, testi kırılmadan böylesine önemli bir hatırlatmayı görev bilmemden kaynaklanıyor…
İşin bundan sonrası, göreve geldiğinden bugüne başarılı bir grafik çizen ve eline geçen bu büyük fırsatı lehe çevirmede iyi niyetle olayın üzerine yürüyen genç teknik direktör ve ekibine kalıyor…
Bu duygularla; her şeye rağmen bol gollü bir deplasman galibiyetiyle dönen yeşil siyahlıları kutlamak isterim…
Şanslarının ve yollarının açık olması adına “Zambaklar” gitsin istedik hepsine…