Bugün için bu şehre ve halka yapılacak tek bir hizmet var önemli olan…

O da Adapazarı-Haydarpaşa hattında hizmet veren ve İstanbul ile ilimize birleştiren Ada Ekspresini hizmete sokmaktır…

Ne bir yataklı hastane ne de yeni kurulacak bir üniversite halkın gündeminde bu denli önemli bir yere sahiptir...

Ne zaman ki kaldırıldı Ada Treni, başta bizim kuşak olmak üzere halkın büyük kısmının o unutulmaz dumanlı tren hatıraları da uçup gitti…

Neden sonra anlaşıldı ve duyuldu halk tarafından Ada Ekspresinin önemi, eksikliği ve özlemi…

Son günlerde bazı sivil toplum örgütleri 30 binin üzerinde imza toplayarak dile getirdi, Ada treninin yeniden devreye girmesi yönündeki talepleri…

Sonuç alınıncaya kadar da sürecek mücadeleleri…

Bu şehirde yaşayıp da o yolla seyahat eden üniversite öğrencileri yanında, işçi, esnaf ve hattâ günlük alışveriş için İstanbul’a gidip gelen hanımlar dahil, trenin gardan başlayıp Haydarpaşa’da sona erecek seferlerini özlemeyen, beklemeyen tek bir kişi dahi bulunmazken, böylesine coşkun bir talep niye, niçin ve ne amaçla gerçekleşmez bir türlü!

Buna halkımız adına üzülmemek mümkün mü!

Bu işin önündeki engelleri kim ki kaldırır ve mutlu eder halkı, bilin ki o, bu şehrin tarihine geçer altın harflerle ve de gönüllerde yer alır ölümsüz şekilde…

Son olarak 10 Ocak 2017 tarihinde TCDD, bağrından bir yeni şirket çıkardı…

TCDD Taşımacılık Anonim Şirketi…

Yolcu ve yük taşımacılığı artık onlar eliyle yürütülecek…

Ada ekspresinin kaderi bu şirketin elinde bundan gayri…

Şirketin başına getirilen Genel Müdür Veysi Kurt, SAÜ mezunu bir bürokrat…

Ada treninin dününü, bugününü herkesten çok daha iyi bildiğine inanılır…

Onun iş başında olması, bizim için bir şans…

Tavrını Ada ekspresinden yana koyacağından eminiz…

Ancak onun da bir emir kulu olduğunu unutmamak lazım...

Yeter ki kamuoyun oluşsun ve şartlar zorlansın.

Halk bu hizmetin devreye girmesi için imzalar vermek bir yana, çılgınca arzuluyor; şehrin İstanbul ile ilişkisine hareket ve bereket katacak bu müthiş hizmet için yanıp tutuşuyor...

Bütün şartlar incelendiğinde işin en rasyonel çözümü, hiç kuşkusuz trenin Gar’dan kalkması…

Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu bu şekilde ilde ve de bölgede hayırlı anılmak istiyorsa, trafik sıkışıklığı gibi son derece yüzeysel bir mazeretten sıyrılıp bu büyük hizmetin bir an önce devreye girmesine yönelik girişimlerde bulunmalıdır.

TCDD Taşımacılık Anonim Şirketi Eskişehir’de girdiği yerin altından çıkmakta zorlanınca, aynı projeyi Gar ile Mithatpaşa arasında gerçekleştirmek yerine üç noktaya üstgeçit yapma teklifinde bulunuyor...

Bu da Büyükşehir Belediyesi’nce kabul görmüyor olmalı ki sorun düğümleniyor...

Diyelim ki; Büyükşehir Belediyesi’nin talebi doğrultusunda gelişti olaylar…

Bu takdirde Ada treni Mithatpaşa-Pendik arasında işleyecek…

Yani son durak Mithatpaşa olacak; bu durumda bir dizi sıkıntı çıkıyor ortaya…

Gecenin geç ve sabahın erken saatlerinde geliş gidişte yaşanacak zorluklar…

Tren personelinin konaklaması ve setlerin temizliği, bakımı…

Hepsi ayrı ayrı sorun, sıkıntı…

Bu durumda tek çıkış yolu şartları zorlayıp Veysi Kurt ile masaya oturup bir çözüm yolu bulmaktır, hem de tez elden…

Zira halkın ve sivil toplum örgütlerinin öfkesi burnunda…

Bilmem Zeki Başkan ne der bu işe!

Bitirirse ve girerse devreye Ada Ekspresi, oyları alacak ne kutu bulunur ne de gişe…