İnsan günü gelip de kiracı olduğu bu yalancı dünyadan göçünce, geride bıraktıkları yani olumlu, olumsuz icraatlarıyla anılır, hiç kuşkusuz…
Yaşayan her canlının istisnasız kaderidir, vadesi dolunca hayata veda edip gitmek…
Dün Yorgalar’da, Korona virüsünün tavan yaptığı tabloya rağmen, Aziz Başkan’ı son yolculuğuna uğurlamaya gelen kalabalığı görünce, onun adına sevindiğimin altını çizmek isterim…
İyi-kötü beş yıl bu şehre birlikte hizmet ettik…
Neler yaptı, nelerden etkilendi, neleri benimsedi, ne düşündü…
Hep yanında olan bir meclis üyesi olarak en iyi bilenlerden biriyim…
Hatası ve sevabıyla yaptıklarını bu şehrin selameti uğruna gerçekleştirdiğine yakından tanık oldum…
Aynı duyguları taşıyan eski-yeni dava arkadaşları da her şeye rağmen koşup gelmişti onunla vedalaşmaya…
Dünya sürgünlüğünü tamamlayıp hayata veda eden bir faninin ardından söylenmesi beklenen güzel duygu ve dileklerle uğurlanan Aziz Başkan’a veda gününde hazır bulunmama, Kovid-19 tedbirleri mani oldu…
Bütün bu duygu ve düşüncelerde yanılmadığımı gösterir bir veda sahnesi vardı Yorgalar Kabristanlığı’nda…
Aziz Duran’a bu duygularla bir kez daha, eski bir mesai arkadaşı olarak yüce Mevla’dan rahmet dilerken, eşi Nesrin Duran ve evlatları ile geniş aile efradına acılarını paylaşır sabır ve başsağlığı diliyorum…