Adapazarı Belediyesinin “ADA MEYDAN” pırojesinin tanıtım toplantısına, yer ve zamanından haberdar olamadığımız için gidemedik. 

           Ancak aynı gün belediyeye uğrayıp, ilgili çalışanlardan ekrandan görsel olarak bilgiler almaya çalıştık. 

           Ayrıca, toplantıya katılan bazı basın mensuplarından telefon ile bilgi alırken, yazılı ve i.net basınından da  takip ederek, konu ile ilgili bilgilenmeye çalıştık. 

           Öncelikle şunu ifade edelim ki; o adanın en gayri estetik binası olan belediye binası en başta olmak üzere, oradaki diğer binaların yerine, Osmanlı ve Selçuklu mimarisini andıran bir yapı, meydan ve çevre düzenleme  pilanlaması doğru bir yaklaşım. 

            Mevcut bina sahiplerinin ve esnafın da gönlü alınarak, ikna edilmesi ve belediye bütçesinden hiç para çıkmadan yapılabilmesi de ayrıca müspet bir gelişme. 

            Türkçe olmayan, İNGİLİZCE bir kelime olan “LANSMAN” yerine, dilimizden olan “TANITIM” kelimesinin kullanılmasının da uygunluktan öte bir zaruret olduğunu da belirtelim. 

            Bu hakkı teslim ettikten sonra, pıroje üzerindeki  önerilerimize geçelim. 

            TIRAFİK YOLUNUN CAMİ İLE UZUNÇARŞI ARASINA KAYDIRILMASI 

            Görebildiğimiz ve anlatıldığı kadarıyla ve doğru ise, doğru bilgi alabildiysek; halen caminin arka tarafında, belediyeye bakan yönünde bulunan araç yolu, cami ile TARİHİ UZUN ÇARŞI arasına, zaten dar olan o alana kaydırılmış. 

            Orası caminin avlu tarafı ve cemaatin hareket alanı. Cenazeler için de kullanılan bir alan. Aynı zamanda bir tarafı cami, diğer tarafı Uzun çarşı yani büyük bir tarihi ticaret alanı. 

             İnsan ve yaya yoğunluğunun çok  olduğu ve de olması gereken bir alan. 

             Orası araç geçişine tahsis edildiğinde, cami ile çarşı arası tamamen bölünecek, yaya tırafiği ortadan kaldırılacak ve hem cami ve cemaat, cenaze namaz ve kalabalığı, hem de Uzun çarşı ticareti ve buraya yönelik yaya akışı sekteye uğratılacaktır. 

              Tarihi cami ile tarihi çarşının arasına keskin bir ayrım koyulacak, bir nevi bariyerlenecek,  yaya güvenliği ile tırafik emniyeti de ortadan kalkacaktır. 

              Yayalaştırılmış alan, yayanın elinden alınacak, fiili ve mecburi  bir yaya alanı araçlara tahsis edilecek, aradaki bağ koparılacaktır. 

              Cami cemaati ve halkın, cami ikliminde oturup dinleneceği, muhabbet edebileceği, çay içip zaman geçirebileceği, Sakarya da bir numaralı olan bu alan tümüyle bertaraf edilmiş, ortadan kalkmış olacaktır. Zira tırafik akışının olduğu bu alanda artık bu mümkün olmayacak, bu amaca hizmet edecek en ufak bir yer kalmayacaktır. 

              Dolayısıyla bunun üzerinde bir daha düşünülmeli ve tırafik, ya mevcut yerinde kalmalı veya bir başka çözüm bulunmalıdır. 

              BELEDİYE BİNASININ KOMPLEKS İÇİNDE KALMASI 

              Belediye binasının ADA MEYDAN pırojesi içinde pilanlanan binanın içine sıkıştırılması, içinde bir yere kaynak edilmesi, birçok fonksiyonlar düşünülen, sosyal, kültürel ve ticari amaçlar yüklenen bir kompleksin içinde bir yerde bir RESMİ KURUMUN olmasını da, belediye kimliği ve hizmeti yönünden uygun bulmadığımızı, 

              Bunun yerine, bu kompleksin tümüyle sosyal, kültürel, ticari ve mimari bir yapı olarak kalması, belediyenin ise, başka bir yere, merkez göbek dışında bir yere alınması, müstakil, daha işlevsel, ayak altından kurtarılmış, kimlikli, bütüncül ve bağımsız bir bina olarak inşa edilmesinin uygun olacağı kanaatindeyiz. 

              Bir irtibat bürosu veya birkaç zaruri nokta orada olabilir. 

              Resmi kurumlar, bir arada, bir kompleks şeklinde olabilir ama, sosyal ve ticari alanlarla bir arada, onların içinde olması şık olmayacağı kanaatindeyiz. 

              Belediyeler de, Valilik, Emniyet ve benzeri kurumlar gibi müstakil olmalıdır. 

               Resmiliğine, hizmet ve kullanırlılığına daha uygun düşer. 

         MERKEZ TÜMÜYLE TÜRİZM, TİCARİ, SOSYAL VE KÜLTÜREL ALANA BIRAKILMALIDIR 

               Büyükşehir hizmet binasının da nihayetinde, ESKİ İTFAİYE, şimdilerde SASKİ olarak faaliyet gösteren alana inşa edileceği düşünüldüğünde,  

             Anakent belediyesi de merkez dışına çıkmış olacak, merkez tırafik yoğunluğu  yönünden de rahatlamış olacaktır. 

                Böylece  ADAPAZARI MERKEZİN, resmi iki büyük kurumdan arındırılarak tamamen turizm, sosyal, kültürel ve ticari alan olarak kalması, bu amaçlara tahsis edilmesi, 

               Dolayısıyla da Adapazarı belediyesinin de oradan dışa çıkarılması, hem kısa vade hem de  uzun vade şehir pilanlaması olarak uygun olacaktır. 

               Başta Adapazarı belediye idaresi ve bu pırojede katkısı olan teknik personelin, konu üzerinde bir daha düşünmesi fevkalade faydalı olacaktır. 

               İnşaat başlamadan etraflıca düşünmek, yeni önerilere açık olmak ve acele etmeden, Adapazarı ve Sakarya’nın şehir kaderinde mühim bir yer tutacak bu düzenlemenin, bir daha geriye dönüş imkanı olamayacak şekilde, yarın “keşke” demeden pilanlanması üzerinde hassasiyetle durulması yararlı olacaktır. 

               Hiç şüphesiz Adapazarı kent merkezinin,  dört ilçenin oluşturduğu Sakarya şehir merkezi olarak düşünülmesi ve bu meyanda, başta Büyükşehir olmak üzere, bütün merkez ilçe belediyelerinin de müdahil olarak, birlikte ele alınmalıdır ve öyle de olduğunu düşünmekteyiz. 

               Konu ilgili dernek ve odaların ve tüm siyasi partilerin de görüşleri pırojeye mühim katkı sağlayacaktır. Tüm Sakarya’nınn ortak aklı pırojede yer almalıdır. 

                Daha da önemlisi, gelecek 50, 100 yılı, hatta daha fazlasını düşünerek pilanlama yapılmalıdır. 

                Çünkü yapıldıktan sonra, bir daha geriye dönüş imkanı olmayacaktır. 

                Çark Mesire’de yapılan düğün salonunun, daha yepyeni iken yıkılması, kıt kaynaklarımızın israf edilmesi ders olmalıdır.