Tanju ÖZCAN…

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın mültecilere yönelik yakışıksız tutum ve söylemleri nedeniyle 2019 yılında bir yazı kaleme almış ve kendisini sert bir dille eleştirmiştim.

Görüyorum ki Tanju Özcan, kendisine yöneltilen eleştirilere aldırış etmeden, kötülük siyasetine devam etmekte son derece kararlı…

Bolu’nun merhamet pınarlarını kurutan bu zihniyet, siyaset tarihimize kara bir leke olarak geçebilmek için elinden gelen tüm gayreti gösteriyor.

Evliyalar ve erenler diyarı Bolu’nun şefkat sahibi yürekleri, bu duruma sessiz kalmayarak Tanju Özcan’a  gereken tepkiyi göstermelidir.

Tanju Özcan, geçen günlerde katıldığı bir programda mültecilere yönelik iş yeri ruhsatlarını iptali, su tüketim ücretlerinin  on  kat daha pahalı olması gibi bazı uygulamalarının kanunsuz olduğunu söyleyerek açıkça kendisini yargıya ihbar etmiştir.

Kanunlar, din, dil, ırk, mezhep ayrı yapılmadan  herkese eşit uygulanmak zorundadır.  Aksi takdirde Tanju Özcan gibi yöneticiler, keyfi uygulamalarda bulunarak eşitlik ve hakkaniyet karinesini yok sayabilir.

Dünya kamuoyu, başta Sednaya Hapishanesi olmak üzere Suriye’de yaşanan insanlık dramını konuşurken, Bolu Belediye Başkanı’nın hiçbir pişmanlık belirtisi göstermeden mültecilere uyguladığı  kanunsuz uygulamaları övünerek anlatması bir akıl ve vicdan tutulmasıdır.

Türkiye’nin  son yıllarda mülteci ve kaçak göçmen sorunu ile karşı  karşıya olduğu kabul edilmesi gereken bir gerçektir.

Lakin bu sorun insani ilkeler göz ardı edilmeden çözümlenmek zorundadır. İnsanlık onurunu ayaklar altına alan faşizan uygulamalarla mülteci ve kaçak göçmen sorunu ortadan kaldırılamaz.

Birileri inatla kabul etmek istemese de Suriyeli ve Iraklı mültecilerle kökleri asırlara dayanan din ve tarih birlikteliğimiz var. Bu durumu göz ardı etmek tarihi inkar etmektir.

Topkapı Sarayı’nın Bab’ı Hümayun Kapısı’nın üzerinde "Yâ Valiyete Külli Mazlûm" (Tüm mazlumların sığınağı) ifadesi yer almaktadır.

Bu necip millet, tarihin her döneminde, tüm mazlum ve mustazafların yanında olmuş ve  bununla da iftihar etmiştir.

Kadim tarihimiz, bu asil sorumluluğu bizlere yüklemiştir.

***

Trafik Sorunu!

İlimizde yaşanan trafik sorunu, her geçen gün daha da artıyor.

Dönel kavşakların çokluğu, kurallara uymayan sürücü ve yayalar, merkezde yaşanan otopark sorunu, sıklıkla yaşanan trafik kazaları, günün belli saatlerinde İstanbul’u aratmayan yoğun trafik, herkesin canını sıkıyor.

Tüm bu sorunlara, bir de kural tanımaz agresif sürücüler eklenince, trafik tam anlamıyla işkence oluyor.

Mutlaka alternatif  yolların açılması, mevcut güzergahların genişletilmesi, otopark sayılarının ve kapasitelerinin artırılması, toplu taşımanın teşvik edilmesi, alt ve üst geçitlerin yaygınlaşması gerekiyor.

Aksi takdirde trafik çilesi daha da artacak.

Büyükşehir Başkanı Yusuf Alemdar’ın bu konuya önem verdiğini ve trafik sorununu çözebilmek için büyük uğraş verdiğini biliyorum.

Yusuf  Başkan, İnşallah bu konuda muvaffak olur…