Son yıllarda yalnız ülkemizde değil, tüm dünyada ilim, fen, sanat ve kültürde ileri gitmiş çoğu ülkenin dahi aciz kaldığı bir hastalık haline gelen Koronavirüsü ile mücadelede henüz tam anlamıyla olmasa da belli bir aşama kaydedilmiş ve buna bağlı rahatlama sağlanmış bulunuyor…
Hastalığı atıp bir kenara yasakların kaldırılması, uzun süre evlere hapsolan halkımız tarafından olumlu bulunuyor…
Sevinci ve üzüntüyü karşılamada ortaya koyduğu aşırı hassasiyeti ile tanınırız biz ülke olarak…
Böyle bir ülkede yaşıyor olmak güzel ancak bulaşıcı ve öldürücü virüsü sollayıp, hiçbir tehlike yokmuşçasına hareket etmek, insanın içinden kolay çıkamayacağı sağlık sorunuyla baş başa kalmasına yol açar…
Yeniden hortlayan ölümcül virüslerle boğuşmak, sanıldığı gibi hiç de kolay olmaz…
Böyle sıkıntılı bir süreçten kurtulmak için gereken önlemleri almak ve bu doğrultuda isteneni yerine getirmek kaçınılmaz olmalıdır…
Olaya bu açıdan bakınca halkımızın toplumsal sorunu haline gelen yasaklara karşı kayıtsız kalmak gibi bir sorunu olduğu ortaya çıkıyor…
Üçüncü dünya ülkelerinde sık sık rastlanan otoriteye saygısızlık ve itaatsizlik böylesi kritik süreçlerin uzamasına ve toplumsal ölüm vakalarına yol açıyor…
Birlikte yaşama alışkanlığı gibi hayati konuda sağlanan ittifak, koronavirüsü ve benzeri hastalıklardan kolayca ve tez elden kurtulmaya götürür ülkeleri…
Bugün dünya koronavirüs denilen beladan kurtulma mücadelesi verirken, İsrail ve Çin gibi ülkelerde sağlanan bu kolektif anlayış ve buna bağlı toplumsal hareket ve dahi yasalara harfiyen uymak, bu anlayışın eseri olmuştur…
Olayı bu yönüyle değerlendirmek istersek, birlikte yaşamanın olmazsa olmazı addedilen toplumsal şuur ve vatan sevgisi ile hareket etmek, bizi de tıpkı o ülkeler gibi kurtuluşa götürecektir, hiç kuşkusuz…
Bunun başka bir yolu ve dahi yöntemi yoktur…
Ancak böyle hareket ederek artan koronavirüs vakaları önlenebilir ve salgının kökü kazınabilir…
Aksi halde yeniden hortlayan salgınla mücadelede kaybeden taraf olmak gibi bir büyük sıkıntı bekliyor bizleri…
Bu konuda gereken hassasiyeti göstereceğine inandığımız fedakar ve vefakar halkımıza kolaylıklar dileğiyle “Zeytin çiçekleri” gitsin istedik…
