Trendyol 1. Lig'in 29. haftasında, kendi sahamızda konuk ettiğimiz Bandırmaspor, Play-Off yolunda yerini garantilemek isterken, maçın hemen başında bulduğu golle 1-0 öne geçti. Geride kalan ekibimiz ise, ilk 45 dakikayı 2-1 önde tamamlamasına rağmen, 90 dakikanın sonunda sahadan 2-2'lik beraberlikle ayrılarak kendi sahasında 1 puana razı oldu.
Hedefimiz tabii ki Play-Off oynamak, ancak maalesef üst üste yaşanan puan kayıpları, bırakın Play-Off oynamayı, ligde kalabilme mücadelesine dönmemize neden oldu. Geçen hafta alınan Karagümrük maçından sonra hocamızın yaptığı açıklamalar, oyun ve takım kurgusunda değişiklikleri işaret etmesine rağmen, bunu sonuca yansıtamaması açıkçası düşündürücü.
Taktiksel anlamda klasik oyun anlayışından vazgeçerek 4-3-3 sahadaki diziliş, kazanma arzusunu işaret ederken, biraz da şans faktörünün futbolun bir parçası olduğunu unutmamak gerekiyor. Maçın hemen başında konuk ekibin ilk atağında yaşanan karambol sonrasında kalemizde golü görmek, adeta maça 1-0 mağlup başlamak gibiydi. Ancak çabuk toparlanarak baskı kurduğumuz dakikalarda, sağ kanat organizasyonunda Bülent Çoban'ın ortasında topa dokunan Mendy, düzgün bir vuruşla skoru eşitledi (1-1). Beraberlik golü sonrasında orta alan hareketliliği, rakip defansı hataya zorladı ve Kakuta'nın ara pasında Mendy'nin ceza sahasına gönderdiği ortada, defans oyuncusunun ters vuruşuyla top kendi kalesine gitti (2-1). Üstünlük sayısının ardından daha iyi organize olan orta sahada Simon, Mendy ve Burak Çoban'ın hareketliliği göze çarparken, Kakuta'nın kısa pasları ve oyun organizasyonu yönlendirmesi sonucu ilk yarıyı 2-1'lik üstünlükle tamamlamamızı sağladı.
Oyunun gidişatına göre, ikinci yarıya 4-2-3-1 dizilişiyle çıkmak, taktiksel anlamda oyuna hareketlilik getirdi ve özellikle sağ kanatta pozisyon bulmamıza neden oldu. Hızlı gelişen atağımızda, Kakuta'nın defans arkasına attığı uzun ara pasına topla buluşan Burak Çoban, Atınç'ın müdahalesi sonucu yerde kaldı ve hakem penaltı noktasını gösterdi. Rayane Aabid'in vuruşunda, penaltıyı kaleci kurtardı; ancak bizim kaybettiklerimiz üç puan oldu, Play-Off ümitleri tükenmek üzere. Küme düşme potasına bir adım daha yaklaşırken, bireysel hataların faturasını takım olarak ödemek çok ağır. Moralman yıkıldığımız oyunda, üstünlüğümüz kayboldu ve bireysel hataların arttığı dakikalarda, ceza sahası içine yapılan ortaya defansın arkasına sarkan Paxio'nun vuruşuyla skorda eşitlik sağlandı. Adeta bizim için bu dakikadan sonra maç bitti...
Uzatmaların son dakikalarında iki oyuncuyu aynı anda oyuna almak, mantıklı bir karar gibi görünmedi. Kendi sahamızda oynuyoruz; zaman mı kazanmak istiyoruz, yoksa sonuca gitmek mi? Eğer sonuca gitmek istiyorsan, neden daha önce değişiklik yapmıyorsun? Gerçekten düşündürücü... Yenemiyorsan, yenilmeyeceksin. Kötünün iyisi belki bir puan. Nerelerde, hangi puanları bıraktık? Özeleştiri yaparak şapkayı herkesin önüne koyup düşünmesi gereken bir durumdayız. Yarın çok geç olabilir...