Trendyol 1. Lig'in 32. haftasında, kendi sahamızda konuk ettiğimiz Adanaspor karşısına galibiyet parolasıyla çıkarken, alınacak üç puanla kötü gidişatımıza dur demek, Kocaelispor yenilgisini unutturmak, küme düşme hattından bir an önce uzaklaşmak ve rahat bir nefes almak istiyorduk. Nitekim, zor da olsa bunu başarmış olduk. Kritik haftalara girilirken, son yedi hafta içerisinde sadece küme düşmesi kesinleşen Yeni Malatyaspor'u mağlup eden ekibimiz, Adanaspor'u da saf dışına iterek, düşme hattı ile puan farkını beşe çıkaran altın değerinde üç puanı almayı başardı.
İlhan Hoca’nın klasik oyun anlayışından vazgeçmeyerek tercih ettiği 4-2-3-1 saha dizilişiyle, Jakub Szumskı, Kahraman Demirtaş, Bülent Uzun, Aabid Rayane, Ognjen Ozegovic (88' Ömer Hasan), Himmet Ertürk (75' Serkan), Nkoulou, Burak Altıparmak, Mendy Mamadou (75' Emircan), Burak Çoban, Etienne Simon (58' Emre Demir) ilk 11'iyle sahadaydık.
Futbol oynamaya son derece elverişli saha ve hava şartlarında başlayan maç, konuk ekibin başlama vuruşu ile başladı. İlk dakikalardan itibaren oyun üstünlüğünü ele almak isteyen ekibimiz, yüksek tempoda oyuna başlarken, kanatlardan etkili ataklar geliştirse de, kenar ortalarında isabet sağlayamaması, özellikle orta alanda pas tercihlerinde yapılan hatalar ve forvet oyuncularının pozisyon üretememesi, rakip defansa rahat nefes aldırdı. Bireysel olarak yapılan gol girişimleri de etkisiz kaldı ve 0-0'lık skorla her iki takım soyunma odasının yolunu tuttu.
Müsabakanın ikinci yarısına hızlı ve atak başlayan takımımız, Ozegovic ile pozisyonunu değerlendiremezken, savunma oyuncumuz Kahraman’ın bireysel pozisyon hatası sonrasında ceza sahasına giren Cikalleshi, Adanaspor’u öne geçirdi: 0-1. Şok etkisi yapan bu gol, mutlak kazanmamız gereken maçta ekibimizi daha da hırslandırdı. İki dakika sonra, 61. dakikada, köşe vuruşunda Burak Çoban’ın ortasına yükselen Kahraman, hatasını affettirerek net bir kafa vuruşuyla skoru eşitledi: 1-1.
Gol sonrası tempoyu arttırarak kazanma arzusu, oyuncuların bireysel anlamda öne çıkma istekleri, ceza sahası içerisindeki ayaklarında topu fazla tutarak pozisyon üretememeleri ve pas bekleyen forvet oyuncularının birbirine tepkileri, oyunda tansiyonu yükseltirken gerginlik yaşanmasına neden oldu. Sakatlıklar ve oyuncu değişiklikleri tempomuzu arttırdığı dakikalarda ise imdadımıza penaltı yetişti. Emre Demir'in ceza sahasında Yusuf Can Esendemir ile yaşadığı çarpışma sonucunda, maçın hakemi pozisyonun sona ermesinin ardından VAR incelemesi sonrasında penaltı noktasını gösterdi ve Ozegovic, penaltıyı gole çevirerek Sırp golcü kaleciye ve topu ayrı köşelere gönderdi. Takımını 2-1 öne geçirdi.
Kendi sahamızda oynadığımız ve rakip takımın önemli eksikliklerinin olduğu maçta baskılı oynamış gözükse de, pozisyon üretemiyoruz, pozisyona girmekte zorlanıyoruz, girdiklerimizi değerlendiremiyoruz. Buradan hocamıza seslenmek istiyorum: Futbol hatalar oyunudur, bunu herkes biliyor. Özellikle ön alan oyuncularının bencil davranmaları, bireysel anlamda öne çıkma arzuları ve saha içerisinde yaşadıkları kısa süreli gerginlikler, alınmış ve alınacak puanların önüne geçiyor. Buna çözüm bulmak zorundasınız. Bu takım ligde kalacak ki sizler de bu piyasada olacaksınız.
Zor maçlar bizi bekliyor. Hoca’nın oyuncu tercihleri, rakibe göre taktiksel oyun sistemi tartışılabilir, fakat bu takım maç kazanmak zorunda. Gözler, kalan haftalarda alınacak puan ve puanlara çevrilmiş durumda. Deplasman ve özellikle bundan sonraki iç saha maçlarımızda takımımızı yalnız bırakmayarak tribünlerdeki yerimizi almamız, tam destek vermemiz gerekiyor. Çünkü başka Sakaryaspor yok...