Geçen haftanın en önemli gündem maddeleri hiç şüphesiz Valiler Kararnamesi ile ASKF Başkanı Hüseyin Kama’nın ölümüydü.
Resmi Gazete’de yayımlanan kararname ile ilimiz valisi Mustafa Büyük Adana’ya atanırken, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş da ilimizin yeni valisi oldu.
Vali Mustafa Büyük, hakkında kimsenin kötü konuşmayacağı/konuşamayacağı kadar beyefendi bir bürokrattı.
Sadece işine odaklanan ve gösterişe kaçmayan, uyumlu ve iyi bir insandı.
İlimizde 4 yıl gibi uzunca bir süre görev yaparak gidişini de zorlaştırmış oldu.
Zorlaştırmış oldu zira bu şehir valilerinden kolay kolay kopamaz, hele ki görev süresi de uzun olursa...
Tam vali şehre, şehir de valisine alışmışken, devlet memuriyetinin kaderi gereği bu tür ayrılıklar vuku bulur.
Ancak Sakaryalıların valileri ile olan irtibatları kolay kolay kopmaz.
Bir şekilde yolu Adana’ya düşen her hemşehrimiz mutlaka Mustafa Büyük’ün kapısını çalacaktır.
Kendisine yeni görev yerinde başarılar diliyor, ilimize verdiği emek ve hizmetler için de teşekkürü bir borç biliyorum.
Geçen haftanın bir diğer üzücü hadisesi de ASKF Başkanı Hüseyin Kama’nın elim bir trafik kazası sonrası hayatını kaybetmesiydi.
Kendisiyle hiç karşılaşma ve konuşma fırsatı bulamadım.
Ancak bildiğim ve duyduğum kadarıyla neşeli ve müspet bir insandı.
Bütün mesaisini amatör spora vakfederek uzun yıllardır şehre bu yönüyle hizmet veriyordu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’nun da en yakın arkadaşları arasındaydı.
Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun…
Sevenleri ve yakınlarına da Rabbim sabr-ı cemil ihsan eylesin.
“Her ölüm erken ölümdür” demiş ünlü şair Cemal Süreya…
Ancak yazar Cüneyd Suavi daha güzelini söylemiş: “Herkes ölebilecek yaştadır…”
Başta da değim gibi valiler için de “Her ayrılık erken ayrılık” olsa gerektir…
Zira tam alışmışken ve şehri tanımışken göçer giderler başka bir şehre ansızın…
Bu itibarla ahirete âlemine göçen bütün sevdiklerimize Rabbim rahmetiyle muamele etsin.
Yüce Mevla görevi icabı o memleketten bu memlekete göçen tüm bürokratlarımıza da kolaylıklar nasip eylesin…