Bu sezon, Süper Lig hedefiyle kadrosuna önemli takviyeler yapan yeşil siyahlı temsilcimiz, Göztepe deplasmanından 3 puan alarak lige iyi bir başlangıç yaptı.

Her ne kadar ortaya konan oyun,  izleyenleri pek tatmin etmese de sezon başında alınan her puan,  şampiyonluk yolunda çok değerli.

Bu galibiyet, gerek takımın gerekse de taraftarın moral motivasyonunu oldukça arttıracaktır.  Şimdi önümüzde kendi evimizde oynayacağımız Gençlerbirliği ve Ümraniyespor maçları var. 

Bu maçları da kayıpsız atlatabilirsek, son yılların en iyi lig başlangıcını yapmış olacağız. İnanıyorum ki haftalar ilerledikçe,  takımımız arzu edilen formunu yakalayacak ve taraftarına keyif veren bir oyun ortaya koyacaktır.

Kadro Değerleri
1.Ligde yer alan 18 takım arasında 5.95 milyon dolarlık kadro değeriyle Sakaryaspor  altıncı sırada yer alıyor. İlk sıradaki Eyüpspor’u (12.4 milyon dolar), Göztepe (11.58 milyon dolar) ve Bandırma FK (9.70 milyon dolar) takip ediyor. Son sırada ise 2,35 milyon dolar kadro değeriyle Erzurumspor yer alıyor.  1. Ligin şu an itibariyle toplam kadro değeri ise 109.21 milyon dolar civarında...

Passolig Sayıları
Geçen yıldan bu yana Sakaryaspor adına satılan passolig sayısı 26.000 civarında... Nüfusu bir milyonun üzerinde olan bir şehir için bu sayı oldukça yetersiz...  Stadyum kapasitesinin 28.154 olduğunu düşünürsek tribünlerin tamamen dolması mümkün gözükmüyor. Taraftarlarımızın passoliglerini bir an önce alıp maçlara gelmesi gerekiyor. Passolig sayısı açısından ligde Göztepe (121.832) ilk sırada yer alırken İzmir ekibini Giresunspor (64.557)  ve Erzurumspor (63.564) takip ediyor.

Taraftar
Sakaryaspor'un itici kuvveti ve en önemli silahı taraftarıdır. Sakaryaspor taraftarının, takımı üzerindeki etkisi taraflı tarafsız tüm futbolseverlerin kabul ettiği bir gerçektir. Bu şehir, köklü bir tribün ve spor kültürüne sahiptir.  

Ama nedense son yıllarda tribünlerde, özellikle Tatangalar’ın bulunduğu bölümde,  her maç olaylar çıkıyor. Yaşanan kavgalar, doğal olarak stadyumun tüm insicamını bozuyor. Tribün liderleri, kavgalara müdahale etmekten taraftarları organize edemiyorlar. Nitekim Keçi Yılmaz’ın, yaşanan bu tür tatsız olaylar nedeniyle defaatle setten indiğine şahit olduk.  Belli ki Yılmaz da yaşananlardan oldukça rahatsız... 

Aynı şehrin çocuklarının, sanki karşısında azılı düşmanı varmış gibi birbirlerine acımasızca saldırmaları, gerçekten akla ziyan bir durum... 

Gencecik çocuklarda bu neyin öfkesi böyle! 
Açık söylemek gerekirse artık kimse maraton tribününe gitmek istemiyor. Tribün kapatma cezaları nedeniyle olaylarla ilgisi olmayan sporseverler de mağdur oluyor. Şehrimize gelen deplasman seyircisi bile Sakarya tribünlerinde yaşanan olayları/kaosu şaşkınlık içinde izliyor.

Alkol ve yasaklı maddenin etkisiyle oto kontrolüne kaybetmiş üç beş tane taraftar görünümlü serseri yüzünden tribünlerin modu tamamen düşüyor.  Eğer tribünler, bir an önce kendisini toparlayıp eski yıllarda olduğu gibi abilik-kardeşlik hukukunu inşa edemezse bu durumdan en büyük zararı Sakaryaspor ve adını tüm Türkiye’ye kabul ettirmiş Tatangalar görecektir.