Miting kelimesi İngilizce kökenli olup, gösteri amacıyla veya bir olaya dikkati çekmek, bir durumu, olayı veya herhangi bir menfi olguyu pırotesto etmek, bir konuyu dile getirmek amacıyla ve genellikle açık yerlerde yapılan, herkesin katılabileceği toplantıdır.
Bir diğer ifadeyle; Siyasî veya sosyal bir hedefe ulaşmak için kitleleri uyarmak, halkın dikkatini çekmek, taraftar kazanmak veya gövde gösterisi yapmak anlamını taşımaktadır.
Tanımından da anlaşılacağı gibi, yanlış, haksız, hukuksuz, ülke ve halkın aleyhine olan bir meseleyi pırotesto etmek, kınamak, ilgili ve yetkililere seslerini duyurup, o meseleyi düzeltmelerini, yanlıştan dönmelerini talep etmek ve sağlamak, bunun için kalabalıklar toplayıp, çoğunluğun istemediğini göstermek, kamuoyu ve kamuoyu baskısı oluşturmak gibi amaçları ihtiva etmektedir.
Görüldüğü gibi mitinglerin en temel amacı, İLGİLİ ve YETKİLİLERİ UYARMAK, yanlışı düzeltmelerini sağlamak, üzerlerine kamuoyu baskısını çekmek, toplumun sesini ve taleplerini onlara DUYURMAKTIR.
İkincil diğer amaçlar ise, kamuoyu oluşturmak, topluma yaymak, duyurmak, konu ile ilgili bilinç ve duyarlılık oluşturmaktır.
Mitingler ne için yapılır? Yukarıda zikredilen amaçlar için.
Kime karşı yapılır? Miting yapılan konunun muhatabı, sorunun yetkili ve sorumlusu kim ya da kimler ise, onlara karşı yapılır.
Gazze’de mezalim, katliam ve soykırım yapan Ziyonist çiyanlara karşı Müslüman ülkelerde mitingler yapılıyor.
Oysa mitingler, yapıldığı ülkelerin iktidarlarına, muktedirlerine, yetkili ve sorumlularına, devlet idarecilerine yönelik yapılır.
Devlet idarecilerine; "Ziyonist lanetli caniler soykırım yapıyor, harekete geç, devlet olarak yetki ve gücünü kullan, hukuki ve insani sorumluluğunu yerine getir!" denir, demek için miting yapılır.
Elbette ziyonistlere karşı da yapılır, yapılmalıdır ama ilk amaç ziyonist canavarlara yönelik yaptırım için iktidarlara miting yapılır, yapılmalıdır.
Ziyonistler, kendilerine yönelik mitingden değil, iktidarları izrail'e yaptırıma zorlayacak mitinglerden etkilenir, korkar. YANİ ZİYONİSTLER MİTİNGTEN DEĞİL, YAPTIRIMDAN, GÜÇTEN ANLAR.
Eğer iktidarlara, sorunun muhataplarına, yetkili ve sorumlulara yönelik yapılmıyorsa, GAZ ALMAK, UYUTMAK, VİCDANLARI RAHATLATMAK, ÖFKEYİ DİNDİRİP SÖNDÜRMEKTEN başka bir işe yaramaz. Günümüzde yapılan da maalesef budur.
YANİ MİTİNGLER AMACINDAN SAPTIRILMIŞ, GAZ ALMAYA DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞTÜR.
Devlet idarecileri, yetkilileri ve kurumları miting yapmaz. Miting yapma muhatapları yoktur. Zira muhatap, miting yapılan konunun, SESLERİ VE TEPKİLERİ DUYMASI GEREKEN, miting konusunun yetkilisi ve sorumlusu kendileridir.
Evet. Devlet ve kurumları miting yapmaz. Devlete karşı, devleti, devlet yetkili ve sorumlularını harekete geçirmek ve gereğini yaptırmaya zorlamak için miting yapılır.
Devlet ve kurumları ise gereğini yapar, miting ile yapılmak istenenleri, talepleri yerine getirir. Örneğin, bir muhtar, muhtarın yapması gerekenler, kendi sorumluluk ve yetki alanındaki eksiklik ve yanlışlıklara karşı miting yapmaz. Zira o görev zaten onundur.
Veya bir Bakan, kendi yetki ve sorumluluğundaki hukuksuzluk, yanlış ve eksikler için miting yapmaz.Yaparsa, kendine karşı yapmış olur ki, arızi ve deli saçması bir durum olur.
Maalesef son yıllarda devlet miting yapmakta ya da mitingler devlet ve kurumlarına karşı değil, yani yetkililere ve sorumlulara karşı değil, devletin hesap sorması gereken taraflara karşı yapılmaktadır. Bir nevi, devlete “niye vazifeni yapmıyorsun” demek yerine, yanlışı yapana yönelinmektedir. Suçluyu adil yargılamayan hakime değil de, suçluya karşı miting yapmak, hem sonuç getirmez hem de suçludan hesap sormak olur ki, bu durum, miting yapanların kendilerini hakim, yargı yerine koyması demek OLUR, OLMAKTADIR.
Yanlış devletten geliyorsa, devlet görevini yapmıyorsa ve buna karşı, devlete karşı miting yapılmıyor, tepki koyulmuyorsa, bu durum ya YANDAŞLIK ve TARAFGİRLİKTEN, ya da devletten nemalananların, NEMANIN KESİLME ENDİŞESİNDEN ve despot idarecilerden çekinmelerinden yapılmamakta, görmezden ve duymazdan gelinmektedir.
Mitingler, tabiatı, doğası gereği sivil eylemler, halk eylemleridir. Halk, ya doğrudan kendisi organize olarak miting yapar ya da STÖ vasıtasıyla bu eylemi gerçekleştirir.
Ziyonist çıyanların Gazze mezalimi, katliam ve soykırımı nedeniyle Müslüman ülkelerin hemen tamamında mitingler, ya devlet ve organları tarafından yapılmakta ya da Gazze’nin yanında, İzrail’in karşısında görevini yapmayan devletlerine karşı değil de, doğrudan İzrail’e karşı yapılmaktadır. Bu durum miting amacına tamamen ters düşmekte ve hedefine ulaşmamakta, etkisiz kalmaktadır. Her iki tarafa mesaj verebilen mitingler mitingtir.
Zira İzrail, sivil halkın mitinginden, tepki ve pırotestosundan değil, halkın ya da STÖ’nin tepkisiyle İzrail’e müeyyide uygulayacak, harekete geçecek devletlerden korkar, korkmaktadır. İZRAİL’İN KARŞISINDAKİ GÜÇ ODAĞI HALKLAR DEĞİL, DEVLETLERDİR.
İlgili devleti harekete geçirmeyen mitinglerden hiç endişelenmez. Zira halkın, miting yapan HALKIN ya da STÖ’NİN HİÇBİR YAPTIRIM VE CAYDIRICI GÜCÜ YOKTUR. MİTİNGLERİN, tepki ve uyarıların SÜREKLİLİK ARZETMEMESİ, birkaç tane yapıp, halkın gazını alıp ses çıkarmaya son verilmesi de, mitinglerin bir başka etkisizleşme nedenidir. Oysa katliam ve soykırım bitene kadar devam etmeli, zulüm devam ediyorsa, ayakta ve KIYAMDA durulmalı, zulüm bitene kadar hiç oturulmamalıdır.
Tüm bu nedenlerle MİTİNGLERDEN NETİCE ALINAMAMAKTA, tam aksine, halkın gazını alan, öfkesini söndüren, tepkisini bitiren, vicdanını rahatlatıp, eve dönmesini sağlayan,
Diğer yandan da, devletleri idare edenleri sorumluluktan kurtaran, tabanlarını tutmaya yarayan, oy ve güç kaybını önleyen siyasi çıkarlar elde ettiren eylemlere dönüşmekte, iktidarların siyasi hesaplarına yaramaktadır.
Çok acıdır ki, Batı ülkelerinde bu durum daha sağlıklı işlemekte, Batılı halklar ya da STÖ, daha geniş katılımlı ve süreklilik arzeden mitingler yapmakta, daha da önemlisi, kendi hükümetlerine karşı miting yapmakta, caydırıcı eylemler ortaya koymakta, hükümetlerinden hesap soracak muhteva da miting yapmaktadırlar. En azından bizden daha iyi durumdalar. Az da olsa Batılı birçok devlet idarecileri de, Müslüman ülke devlet idarecilerinden daha etkili ses, söz ve küçükte olsa İCRAAT, YAPTIRIM adımı atabilmektedirler.
Basından öğrendiğimiz kadarıyla Venezüella, İspanya ve bazı Güney Amerika ülkeleri örnek olarak önümüzde durmaktadır.
Esas cani, esas ziyonist, esas Yahudi, esas hami, destekçi, tedarikçi ve azmettirici ABD yönetimlerinin mitinglerin ve tepkilerin hedefine konmaması da, bir başka eksiklik ve etkisizlik olarak görülmekte, yetkililer ABD’ni hiç ağızlarına almamakta, sadece izrail’e laf atmakta, hatta izrail’e değil de, canavar Netanyahu’ya seslenmektedirler. Sanki Netanyahu olmasa bu işler olmayacak, işgal ve soykırım duracakmış gibi!
SONUÇTA TAMAMI İÇİN SÖYLENEMEZ AMA, STÖ ETKİSİZLEŞMİŞ, PARTİLERİN VE SİYASİ İKTİDARLARIN YAN KURULUŞLARI, ARKA BAHÇELERİ HALİNE GELMİŞ,HER ALANDA OLDUĞU GİBİ, MİTİNGLERDE İSTİSMAR EDİLMİŞ, AMACINDAN SAPTIRILMIŞ, NAYLON VE SUNİ/YAPAY HALE DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ, ETKİSİ, CAYDIRICILIĞI ORTADN KALDIRILMIŞTIR.
Bu nedenledir ki, ZİYONİST CANİLER KATLİAM VE SOYKIRIMDAN ZERRE VAZGEÇMEMEKTE, MEZALİMİ DAHA DA ARTIRMAKTA , MİTİNGLERİN HEDEFE ULAŞMAYAN YAPILARI NEDENİYLE, RAHAT BİR ŞEKİLDE KAN İÇMEYE DEVAM ETMEKTE, GİDEREK GÜNDEMDEN DÜŞMESİ NEDENİYLE DE, KATLİAM İÇİN KOLAYLIK YAŞAMAKTADIR.