Dünya çapında ilginç araştırmalarıyla zaman zaman ülkenin gündemine gelen tanınmış gazeteci Banu Avar, “bal içinde zehir” misali internet yoluyla insanlara sunulan bir büyük tehlikeden söz ediyor, son araştırma yazısında…

Gazetemiz yazarlarından Lütfi Salkım dikkati çekmiş, gönderdiği ve okuyunca insanın üzerinde durup derin derin düşüneceği tuzağa…

Önce okuyalım yazıyı…

Sonra diyelim son sözümüzü…

“Bir süredir internete giren, bir change.org kampanyasıyla burun buruna geliyor. Hayvan hakları, insan hakları doğa, çevre sorunları, çokça etnik bölücü kampanya vs. isim çarpıcı ve çekici…

Change! Değiş! Değiştir! Malum Obama’nın seçim sloganıydı. Gene Sharp’ın da…

Academy of Change; Değişim Akademisi, Katar’da hedef ülkelerden gelen ‘aktivistlere’ ABD çıkarlarına uygun darbe yapma eğitimi veriyor. Gene Sharp metodlarıyla ‘diktatör’ indiriyor.

Kendileri için nüfusu yarı yarıya azaltılmış yeni bir dünya isteyenlerin sloganı: Değiştir!

Küresel çete, ‘yeni bir düzene geç!’ diyor, bilgisayarıyla akraba olmuş kitlelere…

Rothschield’lerin Facebook ve tevatüründen yeterince gazınız alınmadıysa, 32 yaşındaki Ben Rattray’in Change.org’undan ‘kampanya’ açabilir oturduğunuz yerde kendinizi rahatlatabilirsiniz.

‘Bu arada hukuk fakültesinden terk Rattray, sizin bilgi ve eğilimlerinizi gerekli odaklara satarak yılda 15 milyon doları cebe indirir.’

Ben Rattray 2007’de change.org’u kurarken, bu kadar hızlı büyüyeceğini düşünmüş müydü bilinmez ama şu anda 196 ülkede 65 milyon kişi tarafından izleniyor ve kullanılıyor. Her ay 2 milyondan fazla kişi siteye katılıyor.

Her ay 15 bin yeni imza kampanyası açılıyor. Change.org kâr amacı gütmüyormuş gibi görünüyor ama politik ve mali lobi gruplarına istediklerini vererek malı götürüyor. Malum bu şov dünyası.
Kitlelere istediğini ver, ‘Bir şeyler yapıyormuş sansınlar’ ve sınırlarını çizdiğin bahçede oynasınlar!

Change.org, wikileaks ve benzer internet harikaları bir anlamda bir şantaj kurumu olarak çalışmaktalar.

Kime hizmet veriyorlarsa, rakip tarafın politikacıları, şirketleri, lobileri ve ‘yola gelmeyenleri’ kampanyalar vasıtasıyla zor duruma düşürülmekte, yanı sıra 196 ülke ve milyonlarca kişinin bilgileri ve eğilimleri pazara sunulmakta.

Bir imza kampanyasına tıkladığınızda, benzer kampanyalara yönlendirilebilir ve ücret ödeyen toplulukların doğrudan temasına açık hale getirilirsiniz.

Bilgileriniz, ilgileriniz, adresleriniz change.org vasıtasıyla satılır.

Üstelik oturduğu yerden sosyal aktivite yaptığını düşünen kitlelere tatmin olma duygusu sunulur. Nasıl… İyi iş değil mi?

Change.org’a ücret ödeyenler arasında Uluslararası Af Örgütü, Sierra Club, Credo Wireless gibi 300 çokuluslu müşteri bulunmaktadır.

Sözün özü, oturduğumuz yerde kalmamız için önümüze sürülen her numaraya dalmayalım.

Batı ‘Yumuşak Güç’ diye adlandırdığı bilgi teknolojileri ile dünyanın her köşesini şekillendirme derdinde.

Bu konuda çok uluslu sermaye denetimindeki yüzlerce üniversite binlerce araştırmayı pazara sürmekte…”

Tuzak soru şu;

“Dünyada hava kirliliğine yol açan termik santrallerin bacalarına ‘filtre’ takılsın mı?”

Kim buna olumsuz cevap verebilir ki!

Elbette cevap olumlu olacaktır…

İşte o zaman oyuna gelip, bu siteye dahil oluyorsunuz…

Ondan sonra başlıyor farkında olmadan sizi farklı şekillerde yönlendirme ve bilgilerinize sahip olma…

Aman dikkat!

Bu tuzağa düşmeyelim…

Bu ilginç iletiyi gönderen Lütfi Salkım ile olayı ülkenin ve dünyanın gündemine taşıyan Gazeteci-Yazar Banu Avar’a Sakarya halkı adına  “Orkideler” gönderelim istedik…