Hep söyler ve yazarız, ilimiz yerli ve yabancı turist çekecek öyle bol tarihi esere sahip, şanslı iller arasında yer almıyor ne yazık ki diye…

Sayıları bir elin parmaklarını geçmeyecek derecede olanları da koruyup kollamada, yani ayakta kalması adına üzerimize düşen görevi ve dahi sorumluluğu da istenilen ölçüde gösteremeyiz bir türlü…

İlin muhtelif köşelerinde ve şehrimizde nazar boncuğu misali yaşam mücadelesi veren ancak ne sahipleri ne de böyle eserleri koruyup kollama sorumluluğuna sahip Anıtlar Yüksek Kurulu’nun onarmak bir yana, kaderine terk ettiği birkaç tarihi eserimiz de bazı istisnalar haricinde, uzatılacak hamiyetli bir el bekler durur senelerdir…

1994-99 dönemi Adapazarı Belediye Meclisi’nde kültür işlerinden sorumlu meclis üyesi olarak, Çark Caddesi girişindeki Cevatbey Konağı’nın belediyeye kazandırılıp bir kültür evi olarak kullanılması için sarf ettiğim gayret geldi aklıma…

Bütün uğraşıma rağmen pahalı bulunup alamadığımız caddenin göz bebeği, baktık ki bir kibritle küle dönüşüvermiş bir gecede…

Neyse ki yeni sahipleri binanın aynısını yaparak eserin yaşatılmasını sağladı…

Bugün kafeterya olarak kullanılsa bile bakıldığında insana huzur veren bir eser olarak selamlıyor gelip geçenleri…

Böylesi eserlerden olup aynı akıbeti bekleyen Eski Reji Sokağı’ndaki Alicanlar Konağı’na tıpkı Sabit Efendi Konağı’nda olduğu gibi, sahipleri değil de Büyükşehir Belediyesi’nin el atması, şehrimiz adına sevindirici ve yerinde bir hizmet olacak…

Büyükşehir Belediyesi’nin önemli hizmetlerinin bununla ve burada kalmayıp Karaağaçdibi’nde, kimin ya da hangi vasıtanın üzerine devrileceği kuvvetli rüzgar değil, ufacık bir yel bekler hale gelen tarihi binaya da el atması bekleniyor…

“Yıkıldı yıkılacak” gözüyle bakılan o tarihi bina konusu gazetemizde zaman zaman haberleştirilse de değişen hiçbir şeyin olmayışı hayli düşündürücü…

Mevcut hayliyle “tarihi eser” vasfı sadece kağıt üzerinde kalmış binanın kendiliğinden yıkılıp, altında birinin mi kalması bekleniyor, el atılmak için…

Neyse biz bakalım Alicanlar Konağı’na şimdilik…

Sonra, bir ihtimal oraya da sıra gelir deyip bu konuda taşın altına elini koyan kurum ve kuruluşlara kolaylıklar diliyoruz…