“Basit fakat gözle görülür, elle tutulur bir örnekle anlatayım” diye başladı sözlerine, yaşı dalyaya yaklaşan, yıkılıp yerine “Millet Bahçesi” yapılan sahada birlikte top koşturduğumuz, halâ sol jargonu savunan bir eski takım arkadaşım…
Almanya’ya gideli yıllar oldu…
Yurda dönüşünde her defasında Almanya-Türkiye karşılaştırması yapardı…
“Ne zaman biz de Almanya gibi otoyollara kavuşacağız” der ve eklerdi;
“Bayram önceleri, hele de mevsim yaz ise araçlarıyla, hasret gidermek adına geldiği ülkemizde, dar ve tek yönlü yollarda meydana gelen trafik kazaları ile yitip giden nice gurbetçi canlar için ağlayıp durur ve dahi yollarda geçen zamana acırdım…
Mevlam bana ülkemde, bugün bırakın Almanya’yı, Avrupa’nın çok sayıda ülkesinde dahi olmayan duble yollarda, tünellerde seyahat etmeyi gösterdi…
Gördüm ki Türkiye değişti, her yönüyle kendini yeniledi.”
Bugün o yollara sığmayan bin zenginlik sergileniyor, ülkenin dört bir yanında…
Trafik sıkışıklığı buna rağmen almış başını gidiyor…
Devasa yollar dahi bu yükü taşıyamaz hale gelmiş bayram öncesinde…
Havası, suyu, yolları, dağları, ovaları, denizleri ile cennet ülkemin kıymetini, gurbete düşünce anlayan insanlar bir yana, bu büyük değişim ve gelişimi içlerine sindiremeyen ve her daim ağızlarından ve yüreklerinden taşan zehir zemberek sözlerle ülkesini karalayanlara rağmen, devletimiz doğru bildiği yolda ısrarla, yavaş fakat emin adımlarla yol almış bulunuyor…
Bırakın içerdeki ılımlı muhalefeti bir yana, Yunan gibi azılı, Rus gibi ezeli düşmanın yanında sert sözlerle koluna girdiği PKK canilerini dahi aratmayacak bir ruh haliyle, yapılan her olumlu işi;
“Yapamazsın.
Ben gelince bunların hepsini tanımayıp, yıkıp, yırtıp atacağım.”
diyen bir anlayışla boğuşmak gibi bir kaderi paylaşıyor devletimiz, ne yazık ki…
İşte böyle bir ülkede yaşıyoruz, her nimetinden istifade edip, her köşesinde gezip dolaşıp, çalışarak ve kazanarak…
Bütün bunlara layık olabilmek için bayramlar farklı bir iklim taşır, sevmek ve sevilmek adına…
Büyüklere saygı, küçüklere sevgi ile dolu, aramızdan ayrılanlara dualar gönderen, hastaları ziyaret eden, erdemli tutum ve davranışlarını her olumsuzluğa rağmen sürdüren ve geleneğine bağlı bir toplum anlayışı hakimdir ülkemizde…
O nedenle İslam alemine Mevla’nın bahşettiği hiçbir başka bayramın yerini dolduramayacağı, “dini bayramlarımızın ağası” mübarek Kurban Bayramını, özelliğine uygun yaşamanın zevkine varabilmek adına, tüm İslam alemine, ülkemize ve çok değerli okuyucularımıza sağlık, mutluluk ve bol kazançlar diliyorum, “Orkideleri” eşliğinde…