Vakit daralıyor, görev süresi bitmek üzere…
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’ndan söz ediyorum…
Ne demişti aday tanıtımı sonrası;
“20 yıl bu ilde belediye başkanlığı yaptım…
Bir hoş seda bırakabildiysek ne mutlu bize…
Makamlar hiçbir kadıya mülk olmamış ki bize olsun…”
Bırakın ili, ülkeyi, dünyada bile kamuya hizmet adına soyunup da aleyhine laf edilmeyen tek bir yetkili dahi olmadığı söylenir genellikle…
İkişer dönemlik belediye başkanlığı sürecinde gerek Serdivan’da ve gerekse de Büyükşehir’de, ciddiyetten yoksun birtakım mesnetsiz ve belgesiz iddialar ileri sürülmedi değil…
Başarılı politikacıların kaderidir karalanmak bizim ülkemizde…
Boş zamanlarını değerlendirmede özellikle de arkadaş seçiminden kaynaklanan tepkiler onu yormadı ve yıpratmadı…
O inandığı doğrultuda, aleyhte konuşulanları da bir anlamda dışlayan bir özgüven taşıdı daima içinde…
Şu sıralarda hiçbir şey olmamışçasına yoluna devam ederek, süreyi doldurmada rotayı şaşırmadan çalışmalarını yürütüyor…
Bir anlamda helallik turlarına çıkmış…
Önemli olan hizmet dönemi sonrasında da benzer ilişkiler içerisinde halkla bütünleşebilmek…Ünlü Fransız düşünür Gustave Le Bon “Siyaset yapan için zekadan çok dürüst olmak gerekir” der.
Zeki Toçoğlu bu şehrin çocuğudur…
Sanırım helallik isterken, bu özelliğine vurgu yapıyor olmalı…
Çeyrek asra yakın halka hizmeti Hakk’a hizmet anlayışıyla yürüttüğüne inanılan bir eski belediye başkanı olarak kalmak, ne kadar zor olsa da bunu başarıp yola devam edecek bir iç rahatlığı taşıdığını görmek, onun adına sevindirici olsa gerek…
Bütün bunları, gerçekleştirmek istediğimiz bir toplumsal hizmette önemli zaman kaybı yaşamamıza yol açan tavrına rağmen gündeme getirmeyi, bir gazeteci olarak görev bildik…
Ayrılışına kısa süre kala hizmetleri adına ona “Beyaz sevgi gülleri” gitsin istedik…