Tarih kütüphanemizin canlı taşıyıcısı, Üstad Kadir Mısıroğlu uzun süredir sürdürdüğü sağlık savaşını, vakit gelmiş olmalı ki kaybedip toprağa düştü dün…
O Mevla’ya kavuşmak için günlerin en hayırlısını beklemiş anlaşılan…
Ramazan ayının başladığı gecede veda etmiş, birlikte bir ömür tükettiği dostlarına ve dünyaya…
Ömrünün son günlerinde hasta yatağında “İslam ümmetini uzun süren zilletten yine kurtaracak olan yine o İslam ruhudur” diyen ve “yakındır” diye de ilave eden bir tarih oburu, bilge kişinin kaybı, ön yargılı zihniyetlerin dışında herkesi ve her kesimi üzmüş bulunuyor…
ANAP eski Milletvekili Yalçın Koçak’ın yakın dostu olarak ilimize geldiği yıllarda her sabah vakti eski milletvekili Süleyman Gündüz ve bazı dostlarla birlikte yapılan o doyumsuz sohbetler geldi aklıma, dün vefat haberini alınca Kadir Mısıroğlu’nun…
O davudi sesiyle gürlediği sabahları unutmam mümkün değil…
Onu anlayabilmek için hepsi birbirinden değerli kitaplarını okumak sanırım yeterli olacaktır…
Ayrıca o unutulmaz sohbetlerinde bulunan bir kişi olarak, Osmanlı ve Türk tarihine yaptığı her biri kaynak gösterilerek belgelenmiş eserleri vefat etse de onu ölümsüz kılacak özellikler taşıyordur…
Bizim moral değerlerimiz “Ölülerin arkasından kötü konuşmayınız” der…
Bir şey daha ekler; “Onları hayırla yad ediniz” diyerek…
Kadir Mısıroğlu da beğeneni-beğenmeyeni olan faniler arasına katıldı…
Tanıdığım kadarıyla cesur, soran, sorgulayan, konuşan, anlatan, bilge bir kişi ve bir vatansever olarak, son derece önemli bir akşamda aramızdan ayrılan Kadir Mısıroğlu’na yüce Mevla’dan rahmet diliyorum…