Son birkaç haftadır derin bir sessizlik hâkim siyaset sahnesinde…
Bilhassa AK Parti cephesinde ağızları bıçak açmıyor…
Özellikle de Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bazı belediye başkanlarının istifasını istemesi ve sonrasında yaşananlar yutkunarak izleniyor…
Herkesin zihnini “Acaba benim de istifam istenir mi” yahut “Acaba yeniden aday gösterilir miyim” sorusu meşgul ediyor…
Zira bazı büyükşehir belediye başkanlarının istifası sonrası öyle bir yol açıldı ki artık atanmış veya seçilmiş hiç kimsenin bir garantisi yok…
Halkın oyu ile bir yere gelmeniz de koltuğunuzu ilanihaye koruyacağınız anlamına gelmiyor artık…
Sebebin ne olduğu dahi açıklanmadan bir anda istifanız istenebilir…
Şayet ortada yolsuzluk veya benzeri bir suç yoksa demokrasiye inanan hiçbir aklın kabullenemeyeceği bir tasarruftur bu…
Ama hiç kimse sesini çıkarmıyor, çıkaramıyor…
Sessizce gelişmeleri takip edip olacakları bekliyorlar…
“Kuzuların Sessizliği” filmini hatırlatan gerilimli bir bekleyiş bu…
Ben de uzunca bir süre sessizce gözlemledim olup biteni…
Epey zamandır yazı da yazmıyordum…
Ben de gömülmüştüm inceden bir sessizliğe…
Bendeki sessizlik ise “fırtına öncesi sessizlik” olsa gerek…
Bakarsınız içimde kopan fırtınalar şiddetli bir yağmur olup yağmaya başlar bu satırlara…
Bir bakmışsınız bu sağanak sonrası yıllarca gizlenen hakikatler su yüzüne çıkmaya başlamış…
Nice başlara yıldırım düşmüş, nice haneleri su basmış…
Belki de artık açık açık konuşma zamanıdır…
Kitabın tam ortasından konuşma vakti gelmiştir belki de…
İYİ PARTİ İZLENİMLERİ
Meral Akşener uzunca bir süredir hazırlığı yapılan partiyi sonunda kurdu…
İsmi de İYİ Parti oldu…
Artık iyi mi oldu kötü mü, onu zaman gösterecek…
İşin Sakarya ayağına baktığımızda Ümit Dikbayır kurucular kurulu üyesi, Hüsamettin Atasever ise kurucu il başkanı olarak atandı…
Bu iki isme sempatiyle bakanlar yanında memnun olmayanlar da var…
Gözler bilhassa Hamdi Kılıçarslan, Mehmet Erdoğan ve Yüksel Ayanoğlu üçlüsünü aradı…
Ama bu cepheden bir ses çıkmadı…
Şahsen Yüksel Ayanoğlu’nun bu hareketin içinde olmadığını biliyorum…
Yaşanan bu gelişmelere karşın halk nezdinde İYİ Parti’ye bir teveccüh olduğu muhakkak…
Tanıdığım birçok insan bu partiden çok şey bekliyor…
MHP’ye kızanlar da var içlerinde, AK Parti’ye kızanlar da…
Yüzde kaç oy alırlar bilmem ama gerek yerel, gerek milletvekili, gerekse Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Akşener ve İYİ Parti’nin de belli oranda söz sahibi olacağını düşünüyorum…
Bakalım ileriki günler ne gösterecek…
YA BİZİM BABAYİĞİTLER?
Geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en büyük hayali olan yerli otomobil üretimi için babayiğitler belli oldu…
Türkiye’nin önde gelen 5 grubu elektrikli otomobili birlikte üretecek…
Bu firmalar arasında üretim aşamasında BMC’nin ön plana çıkması bekleniyor…
BMC’nin Karasu’dan yer aldığı göz önünde bulundurulduğunda Sakarya’nın yerli otomobilin üretim üssü olması uzak bir hayal değil…
Ancak buna rağmen başta Bursa olmak üzere birçok il bastırıyor…
Bizde ise SATSO Başkanı Mahmut Kösemusul’dan gayrı bu işe baş koyan yok maalesef…
Kösemusul aylardır Sakarya’yı otomotiv üssü yapma adına uğraşıp duruyor…
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun kapısını aşındırıyor…
İlgili bakanlığın kapısını aşındırıyor…
Bunların da ötesinde her fırsatını yakaladığında bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’a konuyu iletiyor, destek istiyor…
Ama maalesef yalnız kalıyor…
Cumhurbaşkanı Erdoğan yerli otomobili üretecek babayiğitleri buldu…
Ama biz şehir olarak Sakarya’yı otomotiv üssü yapma hususunda Kösemusul’dan gayrı babayiğit bulamadık henüz…
Bu ayıp da bize yeter!
ENGİN ÖZKOÇ’UN YÜKSELİŞİ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Engin Özkoç en fazla takdir ettiğim siyasetçilerin başında gelir…
Çalışkan, dürüst, ülkesini ve şehrini seven, yapıcı bir anlayışla hizmet etmeye gayret eden bir insandır benim gözümde…
Üç seçim üst üste Sakarya gibi muhafazakâr bir ilde milletvekili seçildi…
Kendini önce şehre, sonra da partisine kabul ettirmeyi başardı…
Parti Meclisi üyeliğinden sonra Grup Başkan Vekilliğine de seçilerek parti içinde de sevilen ve sayılan bir siyasetçi olduğunu kanıtladı…
Her zaman söylüyorum: Keşke diyorum Engin Özkoç iktidar partisi milletvekili olsaydı…
Keşke elinde büyük güç ve imkân olsaydı da bir şehre nasıl hizmet edileceğini yedi düvele gösterseydi…
Keşke…
2018 İCRAAT YILI
AK Parti’de 2017 değişim, 2018 icraat, 2019 yılı ise seçim yılı olarak belirlendi…
Buna göre yıl sonuna kadar gerek belediyeler, gerekse teşkilatlardaki değişim gerçekleştirilmiş ve tamamlanmış olacak…
Önümüzdeki yıl ise gerek merkezi hükümetin, gerekse belediyelerin icraatlarına ağırlık verilecek…
Çok merak ediyorum ilimizdeki belediyeler neler yapacak 2018’de!
Hangi devasa projeleri, hangi göz alıcı ve sıra dışı hizmetleri hayata geçirecekler de vatandaş koşa koşa AK Parti’ye oy verecek!
Gerçekten çok merak ediyorum…
