Böylesine heyecanlı ve güzel bir atmosfer sonrası burada gönül isterdi ki Büyükşehir Basketbol- Beşiktaş Sompo Japan maçını değerlendirelim. Ama maç sonrası Basın toplantısında öyle bir olay oldu ki, bu benim için maçın önüne geçti.
Dünkü karşılaşmada sizlere en çok merak ettiğiniz olay neydi diye sorsak herhalde yüzde 80’inizden aynı soruyu alırız. Son çeyrek ne oldu bu takıma? 3 Periyot güçlü rakibiyle başa baş giden Büyükşehir Basketbol önde götürdüğü karşılaşmada son çeyrekte çok kötü bir oyun oynayarak kaybetti. Son çeyrekte dakikalar 8.47’yi gösterirken Lazeric ile skoru 66’ya getiren Büyükşehir Basketbol bundan sonraki 8 buçuk dakikada sadece ve sadece 3 sayı bulabildi.
Herkesin kafasındaki soruyu bende Koç Selçuk Ernak’a yönelttim. Basın toplantısında sorduğum soruyu kelimesi kelimesine buraya yazıyor. Merak edenler Yeni Sakarya Gazetesi internet sitesinden de basın toplantısı videosunu izleyebilir. Sorum şu: ‘‘Hocam son bölümdeki top kayıplarını, özellikle 5 dakika sayı bulamadık. Bunu neye bağlıyorsunuz?’’ Bu soru eminim ki maç sonrası herkesin merak ettiği soruydu. Benim görevim kamuoyunun merak ettiklerini muhataplarına sorarak kamuoyunu bilgilendirmek. Ama gel gelelim ki bu toplantılarda soru almak istemeyen, ya da şöyle söyleyeyim YEREL gazetelerden soru almak istemeyen Koç Selçuk Ernak bu soruda bana ters cevap vererek beni magazin sorusu sormak ile suçlaması.
İşin ironik tarafı ise yayıncı kuruluş muhabiri de maç sonu röportajda bu soruyu soruyor.. Eve gidince izleme imkanım oldu. Ona güler yüzle cevap veren Selçuk Ernak aynı soru yerel bir muhabirden gelince tersleme ihtiyacı buluyor kendinde.
Bunun sebebini de iyi biliyoruz. Bu benim üzerimden aslında herkese mesaj. ‘Soru sorarsanız böyle olur. Alır cevabı oturursunuz.’ demenin farklı bir yolu. Selçuk Ernağın verdiği cevap video olarak var. internet sitemizde de yer alıyor. Ama bakamayanlar için ben buradan yeniden aktarayım.
‘Sevmiyorlar bizim gardlar bizim takımı. Nefret ediyorlar bizden. İşte maçı kaybetmek için. Ona bağlıyorum sevmiyorlar.’ Bu sorunun cevabı bu mu? Bununla da yetinmedi Sayın Selçuk Ernak devamında imalı bir şekilde adeta ‘Salağa anlatıyor gibi anlatıyorum dinle’ der gibi bir ‘Sen beni dinlememişsin bir daha anlatayım’ diyor. Açıklamasından sonra bir daha anlatayım mı deyip aşağılamasına devam eden Selçuk Ernak’a sadece teşekkür etmekle yetindim ve çantamı toplamaya başladım.
Gece bitti mi? Hayır bitmedi. Ernak basın toplantısı odasından çıkarken bana doğru dönerek ‘Benden magazin cevabı alamazsın. Bana magazin soruları sorup şu oyuncu kötü bu şunu yaptı cevabını alamazsın’ ifadeleriyle bir daha atağa geçti. Soru ortada. Ne magazin sorusu hocam? Magazin sorusu sormak istesem Kerem Gönlüm’ü sorarım, sporcuların ne yapıp ne ettiğini sorarım. İçerde onlarca insana rağmen işini yapmaya çalışan bir basın muhabirine bu şekilde davranmak ve rezil etmeye çalışmak en amiyane tabirle YAKIŞIKSIZDIR.
Ulusal gazetelerin muhabirlerine veremeyeceğin cevapları bize de vermemelisin. Kaldı ki bu Selçuk Ernak ile yaşadığımız ilk olumsuz olay değil. Daha önce idmanı basına açık deyip biz gittiğimiz zaman basına kapatan ve pazartesi gelirsiniz diyen, pazartesi gittiğimizde ise antrenmanı bir daha basına kaptan bir insan kendileri. Beni basketbol takımına bu sorularla zarar vermekle suçluyor ama Sakarya’da herkes görüyor ki basketbola, bu takıma en çok değer veren muhabirlerden biriyim. Hatta ve hatta bazen muhabir kimliğimi de kenarı koyarak taraftar çizgisine bile kaydığım oluyor.
Ben ne magazin sorusu sordum ne de bu takıma zarar verecek bir şey yaptım bu zamana kadar. Ben sadece işimi yaptım. Benim işim kamuoyunun merak ettiği soruları sormak. İşimi en iyi şekilde yapmak istediğim içinde gururluyum. Soru sormaktan hiçbir zaman korkmadım bundan sonra da korkmayacağım. Özellikle de bu takımın iyiliği için o soruları sormaya devam edeceğim. Sağlıcakla kalın..