SATSO Başkanı Mahmut Kösemusul çırpınıp duruyor, Sakarya’yı otomotiv üssü yapmak için…
Bu uğurda çalmadık kapı bırakmıyor desek, ne derece doğru olur bilemem ancak bilinen o ki; Kösemusul’un kanadı kırık kuş misali çırpınışı etkili olamıyor…
Böyle sürüp giderse de hiçbir şeyin değişmeyeceği gün gibi aşikar…
Ne talihsiz bir ildir Sakarya!
Her toplumsal gelişmede acze düşünce getiririm gündeme, Başkent’teki o güçlü Sakarya lobisinin vurdumduymaz tavrını…
SATSO Başkanı belli ki arzuladığı hedefe, sadece kendi kurum ve kuruluşları ile varamayacak…
Başarılı olmak adına farklı yol ve yöntemler izlemesi gerekir hiç kuşkusuz…
Pek bu nasıl olacak!
Fazla kafa yormaya gerek yok…
Başkan Mahmut Kösemusul’un figanını duyması gereken güç odakları vardır herkeslerden önce, ilin ekmeğini yiyip suyunu içip, havasını soluyan…
Otomotiv sanayiinin kotarılmasıyla ilin ekonomisi bir o kadar daha zenginleşecekse bunda, bağrımızdan çıkardığımız önce şehirdeki, sonra Başkent’teki o güçlü lobiye şiddetle ihtiyaç var…
Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, Türk-İş İcra Kurulu Üyesi Salih Kılıç, Ankara Sakaryalılar Vakfı Başkanı İrfan Çelik ve daha birçok etkili-yetkili Sakaryalı bürokrat ve işadamı varken, Başkent’te eğer bir yatırım adına yola çıkılmıyorsa, Sakaryalı olarak yenilenin içilenin gözden geçirilmesi gerekir!
Bu güçlü lobiye Sakaryalılar’ın oylarını alıp TBMM’ye giren parlamenterleri ve şehrimizdeki sivil toplum örgütlerini de katarsak, oluşacak gücün önünde durmak kolay olur mu!
İşte bu oluşumu sağlamak ve toplu vuran yürekler oluşturmakla “otomotiv üssü” haline gelir ancak ilimiz…
Yeter artık durmayın geri…
Girin kol kola, bitirin bu işi!
Bu duygularla gitsin istedim, Bizim bahçe’nin uyarı çiçeği” Zambaklar” o güçlü Sakarya lobisine…
