Acımasız ve insafsız insanlar türeten toplum haline geldik son zamanlarda ne hikmetse…

İnsan sağlığı adına gerekli ne varsa genetiğiyle, imalat safhasında içeriğiyle oynayarak bozan, bunu üç günlük dünya maişeti adına yapan acımasız insanlar dolaşıyor aramızda, ne yazık ki…

Alınan tedbirler, yapılan kontroller çare olmuyor bir türlü…

Neden böyle insafsız ve izansız bir toplum haline geldik…

Kontroller mi yetersiz, insanlar mı ahlaksız!

Gel de çık işin içerisinden!

Gıda maddelerinin ucuz olması adına üretilen ve piyasalara sürülen, bilemediğimiz kim bilir ne kadar ürün vardır…

Buna kim dur diyecek, kim önleyecek insan sağlığıyla oynayanları!

Bir daha aynı suçu işlememesi adına, yürürlükteki caydırıcı olmayan yasalar ne derece etkili olabilir!

İşte öyle sıkıntılı bir durum gündemde…

İnsanlar çıkarları uğruna müşteri denilen velinimetlerinin sağlığıyla oynuyor…

Bu demektir ki denetimler yetersiz, cezalar caydırıcı olmaktan uzak…

Almanya’ya yaptığımız bir gezi sırasında, piyasa denetimi adına kesin ve caydırıcı hükümler uygulandığını öğrenmiştik…

Bizde ise bırakın yasakları, caydırıcılıktan uzak hükümler uygulanıyor olmalı ki ısrarla bu yolu tercih eden, kendilerine imalatçı süsü veren yaratıklar var halâ…

Böyle düşünüp, böyle yaşayan ve böyle geçinen kişiler için Ünlü Alman filozof Friedrich Nietzsche “Dünyanın en acımasız hayvanı insandır” benzetmesini yapmış olmalı…

Değil mi ki bozulduğunda insandan gayri daha korkunç bir yaratık yoktur!

O halde insan sağlığıyla oynayanların, toplumda en ağır şekilde cezalandırılmasını sağlayacak yasalar gündeme alınmalıdır ki sağlıklı piyasalar oluşsun ve sağlıklı nesiller yetişebilsin…

Bu hayati konu üzerine gidilmeli tez elden ve gereken önlemler alınmalı…

Zira bugün at eti yiyorsak, yarınlarda hayvan leşlerinden elde edilecek ürünleri yemeyeceğimizi kim garanti edebilir!

Bu düşüncelerle gazetemize gelen bitmek bilmeyen şikayetler nedeniyle, yetkili, ilgili kurum ve kuruluşlara, daha etkin yasalar ve kontroller yapılabilmesi adına “Zambaklar” gitsin istedik…