Artık ne kelime kaldı kalemlerimizde yazacak, ne de sözcük kaldı ağzımızdan çıkacak. Ne desek, ne konuşsak hislerimizi, duygularımız anlatacak cümleler bulamayız. Yine play off finali yine hüsran.
Aslında maçtan sonra sert bir yazı hazırlamıştım. Kafamda kurguladım ve sezon başından beri yaşanan süreci sert cümlelerle ifade etmiştim. Yanlış anlamayın sakın ha! Patrondan zılgıt yemedim ya da bir ambargo konmadı önüme. Sadece bu şekilde bir yere varamayacağımızı biliyorum. Zaten herkes, kimin ne hatalar yaptığının, neler döndüğünün farkında. Bir de bunları benim anlatmamın ne Sakaryaspor’a ne de başkasına faydası yok.
İlk olarak maçı ele alalım. Son 9 haftada 8 galibiyetle formda bir şekilde geldik finale. Şehirde sokağa adım atıyorsun, her taraf yeşil siyah. Olimpiyat stadındaki Diyarbekir maçından beri en çok odaklandığımız, inandığımız finaldi diyebilirim. Gel gör ki inananlar şehirde kalmış!
Maça daha 2.dakikada gol yiyerek girdik. Sözde hakem(!) Halil Umut Meler bariz şekilde olan faulü vermedi ve bizim aleyhimize en direk serbest vuruş verdi. Hakan orda topu taca vursa veya rakibe çarptırsa belki bu olmayacaktı. Hatası var mı? Var! Ama kardeşim o faulü de nasıl görmezsin? Maça 1-0 geride başladık resmen!
Bununla bitti mi bitmedi. Golden sonra 2 korner bir frikik bir de yan top fırsatı yakaladık. Beklediğimiz oyunu oynadık mı derseniz oynamadık. Orta sahamız Kocaelispor’a göre çok yavaş ve yaşlı kaldı. Pır pır gezen, basan ve rakibi ısıran orta sahalarına yavaş Çağrı, yaşlı Reis ve narin Nuri ile cevap veremedik.
Nedendir bilmem daha ilk yarıda fütursuzca saldırmaya başladık. Ne mi oldu? Dimyata giderken eldeki bulgurdan olduk. Maçın daha ikinci yarısı ve koca bir 45 dakika varken ne bu saldırma acelesi. Defansı orta sahada kuruyorduk. Zaten rakip kontra atak seven bir takım.
Bir de tetikçi Halil Umut Meler Nuri’ye yapılan kartlık faulü es geçince skor 2-0’a geldi. Zaten orda da kayış koptu. Final atmosferinde dağılınca peşinden 3’ü yedik.
İkinci yarının başında Meler bir kez daha sahneye çıktı. Ali Özgün’ün ayağını bildiğin makasa alan Kocaelisporlu oyuncuya dur demedi. Çok net penaltıyı vermedi. Bir de pozisyon sonrasında yerde yatak Kocaelisporlu oyuncu için itiraz yapan Azad’a da bir sarı çıkartıp sonrasında da attı.
Her şeyi hakeme bağlamak çok kolay aslında. Ama ben öyle yapmayacağım. Maçın başında yediğimiz golde hakem kadar finale zayıf konsantrasyon ile gelen futbolcularda da hata var. Adam 2 kere kafa vurdu 2 saniyede nasıl engelleyemiyorsunuz? Final maçına nasıl bir ciddiyetsizlikle çıkıyorsunuz?
Son 5 sezon 4 final 3 mağlubiyet. Bir de çeyrek final faciası var.
Anlaşıldı ki biz bu play off işini beceremiyoruz. Şimdi yapılması gereken tek şey ivedilikle kongre adımları atılmalı.
Her sezon kaoslar yüzünden atı alan Üsküdar’ı geçerken lig öncesi kalanları topladık. Düzgün bir sezon başı kampı yapamadık.
Başkanın kimin olacağı beni şu an çok da ilgilendirmiyor açıkçası. Kim olursa olsun beklentiler aynı çünkü.
Bu takımın iyi bir futbol aklına ihtiyaç var. İyi bir futbol şube sorumlusuna ve açgözlü menajerler ve rantçıları kulüpten uzak tutacak sert bir yönetime. Son yıllarda yapılan hatalar yapılmamalı.
Yazımın başında dedim ya geçmişi yazmaktansa geleceğe odaklanacağım diye. Alın işte yapıcı konuşuyorum. Herkesin beklediği şeyleri söylüyorum.
Derhal kongreye gidin! Kongre tarihi açılandı zaten. İlk oturumda yani 13 Haziranda işin bitmesi için üyelere büyük iş düşüyor. Çoğunluk 13 Haziran’da sağlanmalı. Bununla birlikte Yeni gelen yönetim de hemen kadro planlamasını yapsın. Bu sefer iyi isimleri herkesten önce biz toplayalım. Şöyle güzel bir sezon öncesi kampı yapalım. Her sene ligin ilk 10 haftası hazır değiliz bahanelerinden tüm Sakarya bıktı. Allah aşkına şu takımı sezon başlangıcına hazırlayın!
Artık play off değil şampiyonluk bekliyor bu şehir! Şampiyonluktan şüphesi olan, kafası da belkileri olan lütfen aday bile olmasın! Artık ne harcanacak zamanımız, ne de paramız var.
Sakaryaspor’a hak ettiğini veremeyecek kişiler, hak etmedikleri yere gelmesin, oldukları yerde dursun lütfen!