Rahmetli başbakanlardan Profesör Doktor Necmettin Erbakan hoca ile 1994-99 yılları arasında Adapazarı Belediye başkan vekili olarak görev yaptığım dönemde, son derece sıkıntılı, bir o kadar da sancılı bir işçi çıkarma olayı sonrası yaşadığımız bir başkent ziyaretimiz var ki hiç unutamadığım…

Zamanın belediye başkanı Aziz Duran ile birlikte çıkarılan beş yüzü aşkın çalışanın sosyal haklarına kaynak aramak adına yaptığımız ziyarette zamanın Maliye Bakanı Abdüllatif Şener’den hiç de beklenilmeyen bir tepki görmüştük…

Daha sonra olaydan haberdar olan Prof. Dr. Erbakan’ın karşısında idik…

İşte o sahne, filmlere konu olacak özellikler taşırcasına o gün bugündür beni, sanki o anı yaşarcasına heyecanlandırır her aklıma gelişinde…

İşte o büyük devlet adamı, bilge başbakanı, zamanın zinde güçleri görev yaptığı sekiz aylık sürede, inanılmaz başarısından korkarak, bir gecede “bozacı-şıracı, ayrancı-gazozcu” deyip istifayı zorlamıştı…

Almanların “O bize lazım” dediği devlet adamı Erbakan’ın vefatından sonra bayrağı taşımak adına yola koyulan oğlu Fatih Erbakan’ın kurduğu partinin adı Yeniden Refah Partisi

Genel başkan yardımcısı Rizeli siyasetçi Cemil Çolak ve il yönetim kurulu üyeleri ile gazetemizi ziyaretleri sırasında sohbet ettik…

İstanbul sözleşmesine yönelik tepkileri kabına sığmaz hale gelmiş…

Onunla başlayıp sıkıntıya yol açan ekonomik koşullardan söz edildi…

Hükümete yapılan olumlu işlerde destek verirken, faiz politikasına bakış açıları nedeniyle tepki gösteren bir muhalefet anlayışı içerisinde olduklarını gösteren ve bu doğrultuda bir yol ve yöntem izleyen Yeniden Refah Partisi ekibinde 1994-99 döneminin heyecanı var gibiydi…

Başarı dileği ve Bizim Bahçe’nin “Siyah gülleri” ile uğurladık Yeniden Refah Partisi’ni...