Cebeci iskelesi ile deniz fenerinin yükseldiği ada bağlantısını gerçekleştiren köyün yegane iskelesini “Tahlisiye” denilen kurumun işgal edip kapatması, bir “resmi egonun patlaması” dışında hiçbir mana ifade etmediği açık…
Halkın her açıdan istifade edebileceği yegane iskelesini ve sahil yolunun bir bölümünü halka kapatmanın mantığını anlamak son derece güç…
Tahlisiye’nin orayı kapatacağı, yoğun kullanma saat ve günleri olabilir…
O süreler içerisinde kapatmasına kimsenin bir şey diyeceği olamaz…
Ancak 24 saat kapatmak, halka zulüm değil de nedir!
Cebeci Güzelleştirme Derneği Başkanı, tanınmış işadamı Kadem Bostancı ve yönetim kurulu üyeleri ile Cebeci’nin genç muhtarın el ele verip bu büyük yanlışlığı ortadan kaldırılması adına yaptıkları mücadelenin başarıya ulaşmasını bekliyor halk…
Sanırım bu konuda etkili yetkili kurum ve kuruluşlar ile Kocaeli Büyükşehir Belediyesi duyar halkın sesini ve kapar Bizim Bahçe’nin “Orkidelerini”.
Aksi halde gidecek “Kaktüslerin” iri dikenlerinden kurtulmaları zor olacak sanırım…
Evet… Cebeci sahillerinde son tablo böylesine dramatik…
Bizden hatırlatması…
Gerisi yetkili ve etkililere kalıyor…
KARAR ÇABUK ÇIKAR
İlimizde görev yaptığı kısa sürede çalışkanlığı ve güveniler kişiliğiyle takdir toplayan, sevilen ve sayılan bir hukuk adamı olarak Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Özel’e, Gazeteciler Birliği’ne yaptığı veda ziyareti sırasında sormuştum, Kaynarca olayını; “Yaşayan her canlıyı üzüntüye boğacak vahşi katliamın canileriyle ilgili her şey açık seçik ve net bir şekilde ortada iken dava uzar gider de sulanır mı acaba” diye…
Aldığım cevap; hala bir yangın yerinden farksız duygularla kavrulan yüreklere su serpecek cinsten olunca sevinmiştim…
“Sonuç kısa sürede alınır ve bu iki yaratık görür tez elden cezasını” diyen Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Özel’in sözlerini doğrulayan bir karar beklentisi var ilin ve ülkenin gündeminde…
O iki yaratığın yaptığı katliamın yaktığı yürekleri, ancak ve ancak böyle hızlı bir adalet anlayışı serinletir…