Bizim göl derdik. Nilüferlerin yüzdüğü, sazlıkların ardında güneşin batışını izlediğimiz, tatlı su balıklarına yuva olmuş, tertemiz bir göl… Gölde kadife turna, tatlı su levreği, yayın, tahta, aynalı sazan, gümüş havuz balığı, kızılkanat, çapak, sazan ve kerevit yaşardı.
Köylü çevresinden uzağa yerleşmiş tatlı su kaynağına zarar vermemek için yıllar önce.
Yüzölçümü 90 hektar. Merkeze uzaklığı 15 km, rakımı 15 metre. Dip kaynaklarından besleniyor.. Orman bakanlığı tarafından sulak alan statüsünde korunmaya alınmış.
Ancak korunamamış. Ölüyor hızla.
Neden dersiniz?
Başka uygun yer yokmuş gibi, bu cennet manzaralı güzelim gölün kenarında Enkapower Adapazarı-Gebze Kombine Çevrim Santralleri kurulmuş.
Yetmiyor, ardından çöpten enerji üretilen bir tesis inşa edilmiş, ancak kimyasal atıklar arıtılmıyor. Zehir gölü besleyen dereye akıyor ve gölü hızla öldürüyor.
Balıklar, gölden su içen hayvanlar ölüyor, sulama yapılan arazide yetişen bitkiler zehir saçıyor.
Bakanlığın korumasında olduğu söylenen Çaltıcak Gölü acilen kurtarılmayı bekliyor.
Sakarya Büyükşehir Belediyesinin çöpten enerji üretirken doğayı öldüren bu tesisi denetlemesi, doğa katliamına derhal dur demesi gerekiyor.
Doğal alanların, özellikle tatlı su kaynaklarının bu denli acımasızca yok edilişine seyirci kalınamaz.
Ormanlar, çayırlar ve sulak alanlar doğanın su filtreleridir. Doğanın kalbini elinden alırsanız; tüm canlıların yok oluşunu izlersiniz.
Her yıl 32 milyon dönümlük orman kaybediyoruz- bu her yıl sayısız su filtresi yok oluyor demektir-.
Hızla kirlenen su kaynakları, daha fazla su sıkıntısı ve kıtlık riski ile karşı karşıya bırakıyor insanlığı ve doğayı.
Tatlı sularda yaşayan habitatın zarar görmesi tüm ekosistemimizi etkiliyor.
Bilinen 10 bin tatlı su kaynağımızın 2 binden daha fazlası ciddi derecede tükeniyor ve kirleniyor.
Susuzluğun önümüzdeki on yıl içerisinde ciddi bir felakete yol açacağı bilinirken, bu doğa katliamının durdurulması için sorumluların derhal harekete geçmesini bekliyoruz.
