Oğuz Çelik, abisinin yoğun bakımda bulunduğu sırada, 40 yaşındaki eşi Nazmiye ile birlikte kayboldu. Geride hamile eşi Revşan ve iki çocuğunu bırakarak kayıplara karışan Oğuz’un bu davranışı, ailesi tarafından büyük bir hayal kırıklığıyla karşılandı. Anne Nurzade Çelik, oğlunun yaptığı hareketin ailesine büyük acı verdiğini ve bunun ailesinin düzenini alt üst ettiğini dile getirerek, gözyaşları içinde yalvardı. Torunlarına destek olabilmek için elinden geleni yapacağını ifade etti.
Mesajlar ve Fotoğraflar Olayı Karmaşıklaştırdı
Oğuz’un, abisinin eşi Nazmiye’ye gönderdiği iddia edilen mesajlar ve fotoğraflar ise olayın karmaşıklığını arttırdı. Bu durum, aile içindeki güveni zedeleyerek gerginlikleri tırmandırdı. Kamuoyunda büyük yankı uyandıran bu olay, ahlaki değerler ve güven duygusuyla ilgili sorgulamalara yol açtı.
Revşan’ın İtirafları ve Çelişkili Açıklamalar
Olayı daha da karmaşık hale getiren bir diğer detay ise, kayınvalidesiyle yaptığı tartışmalı telefon görüşmesi oldu. Görüşmede kayınvalide, Revşan’ı eşinin yoğun bakımda olduğu dönemde maddi çıkar peşinde koşmakla ve çocuklarını ihmal etmekle suçladı. Revşan, suçlamaları reddederek yalnızlık ve çaresizlik içinde olduğunu, Oğuz’un desteğinin kendisi için önemli bir anlam taşıdığını belirtti. Bu karşılıklı suçlamalar, aile içindeki gerginliği ve öfkeyi artırdı.
Aile İçindeki Güven Sarsıldı
Yaşanan olay, aile içindeki sadakat, güven ve ahlaki değerler üzerinde derinlemesine sorgulamalara neden oldu. Aile üyeleri arasındaki suçlamalar, yaşanan öfke ve hayal kırıklığı, olayın karmaşıklığını gözler önüne serdi.
Hukuki Süreç Devam Ediyor
10 Kasım 2024 tarihinde meydana gelen bu olay, aynı zamanda hukuki boyutlarıyla dikkat çekiyor. Oğuz ve Nazmiye’nin kaybolmasıyla ilgili soruşturma devam ederken, abisinin yoğun bakımda olması olayın ciddiyetini artırıyor. Hukuki süreç, olayın daha geniş bir perspektiften ele alınmasına olanak tanıyacak.