Sevgili okurlar,
Sakarya, coğrafi konumu ve doğal güzellikleri ile Türkiye’nin ender illerinden biridir..
Dağları, denizi, gölleri, nehiri, dereleri ile Sakarya’yı yeni nesillere iyi anlatmalı ve bizlere bırakıldığı gibi tertemiz bırakmalıyız..
Bu mümkün mü?
Elbette mümkün!
Ama, uğruna caba ve özveri gerekli..
Bakınız tatilimin bir bölümünü, Sakarya’nın denize açılan üç ilçesi olan, Kaynarca ve Kocaali’den sonra en önde adı anılan ve İstanbul’un ‘Bodrum’u olarak ünlenen Karasu’da geçiriyorum..
Karasu, aynı zamanda fındık üretimi ile Sakarya’nın önde gelen ilçelerindendir..
Denizi, kumu, güneşi, Sakarya Nehri ağzı, limanı, günbatımı, Maden deresi, Küçük Boğazı, Acarlar Longoz’u ile bir turizm beldesidir de..
Şu sıralar, inşaat sektörü, Türkiye genelinde büyük ve cazip fiyatları ile insanları konut sahibi yapmaya devam ediyor..
Sevgili dostum, CHP’li Hüseyin Avni Şahin ile bazı konuklarımız için yeni yapılan inşaat alanlarında gezinti yaptık..
Son derece modern, kullanışlı, havuzlu ve asansörlü evlerden alanlar, yarın çok şanslı konumda olacaklar..
Neden mi?
Limanı, gelecek olan otomobil sanayi ve demiryolu, hatta ilçe sınarları içinden geçecek olan Kuzey Batı Anadolu Oto Yolu ile Karasu, gerçekten gelecek vaatediyor..
Şu sıralar ilçede ‘Karasu Kültür Turizm ve Mersin Balığı Festival’ etkinlikleri var..
Bu etkinliklerin bir parçası olan konserleri izleme imkanı buldum. Hemen Sahil Park alanında kurulan eğlence parkı muhteşem olmuş..Başta özel olsa da, Karasu Belediye Başkanı Mehmet İspiroğlu’nun ev sahipliğinde gerçekleşen konser programlarında ortaya şu gerçek çıktı:
AK Parti iktidarı ile ‘bedavacılığa’ alıştırılan vatandaşlarımız, ücreti 10, 15 Tl. olsa bile konserlmer için ücret ödememekte kararlı..
Bu kadar büyük yükün altından ne organizatör, ne de belediye çıkabilir!..Madem ilçenin adına bir etkinlik yapılıyor, belediye burada öncü, o zaman vatandaşlara da bu etkinlikte, küçük te olsa bir rol almak düşer diye düşünüyorum..
Peki sanatçılar?
Elbette sanatçılar, gelip sanatlarını bedava icra etmezler!
O nedenle, böyle büyük organizasyonlarda yük paylaşımı önemlidir..
Kaldı ki, sahne alan sanatçılardan Selçuk Balcı,Tuba Yurt ve Aleyna Tilki sanatseverler ile buluştu..
Buluştu ama, bu buluşmalar sıkıntılı oldu..
Konser alanlarının bariyer içine alınması, insanları bilet almaya zorlanması, sanatçıları da etkiledi..Daha ilk gece, Karadenizli sanatçı Selçuk Balcı, bu işi tatlı çözdü.
‘Sevgili Başkanım Mehmet İspiroğlu’nun iyi niyetini inanarak, bariyer gerisinde bekleyenlerin, sahne önüne alınmasını rica ediyorum’dedi..
Bunun üzerine, uzaktan barıyer ardında konseri izlemekte olanlar ücretsiz olarak konser alanına alındı..
Olmadı değil mi?
Peki bilet alıp içeri girenlerin günahı neydi?
İkinci gece ise durum yine aynıydı..
Bu defe sahnelerin genç yıldızı Tuba Yurt, sahne aldı..Yine vatandaşlar, bariyer ardında kapıların açılmasını bekledi..
25-200 Sanatsever bilet alıp içeri girmiş, diğer vatandaşlarda parmaklılar ardında bekliyor..
İnanılır gibi değil..
Konserin özel olduğu, üstelik Karasulu bir genç girişimcinin bu işi üstlendiği çok önceden kamuoyu ile paylaşıldı..
Ama bedavacı zihniyet, konsere gelmiş, 10 bilemedin 15 TL vermek istemiyor!
Haydi Belediye Başkanı Mehmet’e!?
Oldumu ya?
Tuba Yurt, sahne önünde çok az izleyici görünce, tepki olarak,’ Arkada olanlar içeri alınmazsa, şarkılarımı söylemem, sahneden inerim’dedi ve indi..
Haydaaa!
Bu defa programı sunan spiker, ‘ Tuğba Hanım, yaptığın oldu mu? Peki bu Karasulu genç girişimcinin zararı ne olacak? Sana düşen, şarkılarını söylemketir’diye bas, bas bağırdı..
Program 30 dikaka durdu..Sonunda, parmaklıklar arkasında bekleyenler konser alanına alındı ve konser kaldığı yerden devam etti..
Son akşam ise Aleyna Tilki sahneye geldi..
Beklenti aynıydı..
Ama bu defa organizasyon işi sıkı tuttu ve parmaklıklar arkasında bekleyenlere bir güzellik yapmadılar..
İşin doğrusu, en çok bilet te Aleyna için alınmıştı..Kalabalık ta bunu gösteriyordu..
Sonuç olarak şunu söyleyelim ki, bu konserlerden alınacak dersler var..Karasu her yıl bu festival bağlamında bir dizi konser düzenliyor..Son alarak sırayı yine Karadenizli bir sanatçı aldı
Resul Dindar, şarkılarını Karasulular için söyledi..
Size bir şey söyleyeyim mi?
Tuba Yurt, yabana atılacak bir sanatçı değil..
Tavır koyuyur, sevenleri ile diyaloğu ve şarkı seçimi, sahne performansı mükemmel..
Selçuk Balcı, Karadeniz gibi çoşturamadı!
Aleyna için söylenecek söz az..Çok genç ve şöhret bunalımı altında..
Öğreneceği çok şey var..
Gelelim, Mersin Balık Festivali’ne..
‘Balık’ için festival mi olur?
Demek ki oluyor..
Hani derler ya ‘kaçan balık büyük olur’ o hesapla, Sakarya Nehri’nden kaçırdığımız balıkları geri çağırıyoruz..Onlarda inadına Volga ve Tuna’ya doğru gidiyorlar..
Sakarya’nın dibisinin bozulması, kirlenmesi, balık yumurtlama havzalarının yok olması ile Mersin Balığı ortak, Sakarya Nehri’ne gelmiyor!
Üzücü tabii!
Ama Karasu Belediyesi’nin ‘Mersin Balığı’na sahip çıkması, bu işi sahiplenmesi çok güzel..
Eti kadar, havyarı meşhur Mersin balığı için festival düzenlemek kimin aklına gelmişse, tebrik etmek gerek..
Sırada fındık var..
Fındık için TMO(Türk Mahsülleri Ofisi) alım yapma kararı alması ve 9,5-10,5 TL arası başfiyat ilan etmesi sevindirici..
Ama üreticiler bu rakamı az buluyor..
Kimi fındıklarını şimdiden sökmeye başladı..
Bakınız,Belçika’dan arkadaşım Erdoğan Öztemur, Samsun Çarşamba’daki 40 dönüm fındık arazisinden fındıkları temizledi?
Neden mi?
Kivi ekiyor da ondan!
Kivi daha iyi para ediyor ya, kafayı çalıştırdı..
Bir ara, tarlayı elektrik panelleri ile döşetmek te vardı aklında, ama Türkiye buna hazır değil diye kivi de karar kaldı..
Evet, Sakaryalı, Karasul’u da alternatif ürün ve etkinliklere yönelmeli..
Sakarya, patatesini, soğanını kaybetti..Tütün alanları çoktan, yerini fındık bahçelerine terk etti!
Pamukova’nın o kokulu kavunundan eser kaldı mı?
Diyeceğim o ki, balığı kaçırmadan, tedbir almak, geleceğe yatırım yapmak gerek..Sakaryalı bu fırsatları kaçırmamalı ve iyi değerlendirmelidir..
İşte kent içine kadar gelen tren gitti..
Sakarya’ya geleceği söylenen otomobil sektöründen hala bir ses yok!
Unutmayınız ki,her zaman kaçan balık büyük oluyor!
