Eric-Emmanuel Schmitt'in yazdığı ve Berfin Zenderlioğlu'nun yönettiği oyun, psikanaliz biliminin kurucusu nörolog Sigmund Freud'un Viyana'daki son gününü anlatıyor.

AA muhabirine oyuna ilişkin açıklamalarda bulunan Danyal, Freud'un yaşadığı bir ikilemi sırasında bir ziyaretçinin ortaya çıktığını belirterek, "Ziyaretçi kim? Ziyaretçi aslında herkes. Toplum katmanlarında gördüğümüz bir sürü insan. Finalde ziyaretçinin kim olduğu sürpriz olacak seyirciye." dedi.

Oyunun prova sürecinin çok iyi geçtiğini anlatan Danyal, şunları kaydetti:

"Çok iyi bir kadro. Erdal Küçükkömürcü'yle biz 40 yıla yakındır tanışıyoruz. Ankara Devlet Tiyatrosu'nda da beraber çok çalıştık. İkimiz de emekli olduk. Sağ olsun geldi. Tiyatromda bu oyunda bana yardımcı oldu. Freud için ilk aklıma gelen oyuncuydu. Daha önceden izlediğim oyunlarından bildiğim yeteneklerine şahit olduğum iki tane de genç oyuncu vardı. Onlar zaten aklımdaydı. Onları da katınca aramıza Berfin Hanım'la beraber dört kişilik bir ekip çalıştık. Programlardan dolayı takvimi yapmamız zorlaştı. Normalde bir oyun 40 gün içinde çıkar. Biz 3 ayda çıkarttık. Biraz süreç aldı. Eğer tiyatro yapmak istiyorsak bunlara katlanacağız."

Danyal, tiyatro sahnesinin oyuncunun antrenman sahası olduğunu ifade ederek, "Bizim asıl kendimizi var edeceğimiz, kendi oyunculuğumuzu geliştireceğimiz, antrenman yapacağımız alan burasıdır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Koca bir ömrü tiyatroyla harcadık"

Oyuncu Erdal Küçükkömürcü de oyun boyunca, Freud'un kendini ve hayatı sorgulamasının görüleceğini, bu sorgulamadan kimin galip çıkacağına seyircinin karar vereceğini söyledi.

Küçükkömürcü, Hüseyin Avni Danyal ile eski günlerdeki gibi beraber oyun oynamak istedikleri için yer aldığını anlatarak, "Hüseyin'le ben de çok eski arkadaşız. Yıllar öncesinden beraber oynayan iki eski dostuz. Neredeyse ergenliğimize girdiğimiz andan itibaren tiyatro bizim için bir yaşam biçimi. Bizim her şeyimiz. Koca bir ömrü tiyatroyla harcadık ve hala tiyatronun içinde var olmaya çalışıyoruz. Bizler için tiyatro bence sinemanın, dizilerin bir adım daha önünde." şeklinde konuştu.

Oyuncu Yusuf Nebioğlu, oyunda gestapo subayını canlandırdığından bahsederek, "Bütün bu iyi karakterlerin yanında oyunun kötü karakteri benim. Freud'u zorbalayan, tüm kozlar elindeyken onu kullanmak isteyen, çıkarlarına alet etmeye çalışan bir subayı oynuyorum. Bu kadar büyük isimlerle çalışmak çok güzel bir şeydi bizim için." ifadelerini kullandı.

Oyunu yöneten Berfin Zenderlioğlu ise oyunda düş ile gerçek arasında gidip gelme durumunun yaşandığını aktararak, "Benim kurduğum dünya, 'düş mü, gerçek mi?' sorusunu sorduruyor. Ben aslında biraz o dünya üzerinden bunu sahnelemeyi tercih ettim." dedi.

Dekor tasarımını Serkan Kavurt, ışık tasarımını ise Ayşe Sedef Ayter'in üstlendiği oyunun konusu şöyle:

"İkinci Dünya Savaşı'nın ayak seslerini duyarken ünlü doktor Sigmund Freud Viyana'daki dairesinde sıkıntılar içindedir. İnandığı değerlere karşın ülkesinden göç etmekle etmemek arasında gidip gelen Freud, en çok da kızı için endişelenmektedir. Esrarengiz bir ziyaretçi çıkıp gelir. Freud'un tüm görüşlerini, düşüncelerini, inançlarını ve değerlerini acımasızca sorgulayacaktır. Freud bu gizemli ziyaretçiyle yaptığı seanslar sonucunda ölüm kalım meselesi olan bir karara varmak zorundadır."

Oyun, ilk gösteriminin ardından 24 Aralık'ta Kadıköy Eğitim Sahnesi'nde, 21, 22 Ocak 2025'te de Ankara'da tiyatroseverlerle buluşacak.

Kaynak: aa