Bugün 3. sayfamızın manşetinde, ülkenin önemli bilim insanlarından Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’ın uyarıları yer alıyor…
25-30 yılda bir yıkıcı depremlerle sarsılan ve her defasında ayağa kalkmayı başaran Sakarya ile ilgili önemli uyarılarda bulunmuş Ercan…
“Türkiye’de hiçbir yerde deprem olmasa Karlıova-Bingöl, Erzincan, Denizli, Sakarya Çukuru, Midilli Üçgeni, Teke Burnu, Göller Bölgesinde olur.” diyen Ercan’ın sözleri, bizlere bir kez daha yaklaşmakta olan depremi hatırlattı…
1999 depreminin üzerinden geçen bunca yıla rağmen, çok katlı deprem yorgunu bina stokunun halen mevcut olduğu ilimizde, bu gerçek karşımızda gün gibi dururken “depreme hazır olduğumuzu” söylemek mümkün mü!
Her fırsatta, her zaman ve zeminde dile getirdiğimiz ve bıkıp usanmadan tekrarlamaya devam edeceğimiz “deprem güvenli şehir” olabilmek için kentsel dönüşümün hayati gerekliliği, tam olarak gerçekleşene kadar, söylemeye devam edeceğiz…
Zira bir büyük depremle sarsılacağı, bilimsel verilerle sabit olan ilimizde, doğal bir afet binlerce kişinin canına mal olmasın isteriz…
Ercan’ın şu sözleri de bu ısrarımızı destekler nitelikte; “Sağlam yerde sağlam yapıyı tutar, kötü yapılmışları yıkar.”
Bu cümleden olmak üzere, 17 Ocak 2024 Çarşamba günkü gazetemizin manşetine asılan haberi de tekrar getirmek istedim gündeme…
Şöyle ki;
İnşaat Mühendisleri Odası Sakarya Şube Başkanı Semih Uçar, deprem güvenliği olmayan binaların güvenli duruma gelmesi için pratik çözümün “güçlendirme” olduğuna dikkat çekerek “Performans hedefini ‘göçmenin önlenmesi’ düzeyine indirmek Sakarya için gerçekçi yaklaşımdır.” demişti…
Bizi kurtaracak olan bilimin ışığında kentsel dönüşüme yönelmek ve bu konunun üstüne kararlılıkla gitmektir, hiç kuşkusuz…
İsteriz ki ilimiz yeni yatırım, plan ve projelerle geleceğe hazırlanırken, deprem güvenli bir şehir olmanın verdiği gönül rahatlığını yaşasın, can ve mal güvenliği endişesi içerisinde olmasın…
Bu duygularla, deprem güvenli bir şehir olmak için bu şehirde taş üstüne taş koyacak, elini değil gövdesini taşın altına koyacak herkese ve her kesime şimdiden Bizim Bahçe’den “Papatyalar” gönderiyoruz…
