Şahin, DNA'nın (Deoksiribonükleik Asit) tüm canlıların genetik materyalini taşıyan ve hücrelerin işleyişini yöneten hayati bir molekül olduğunu belirtti. İki sarmal iplikçikten oluşan DNA'nın, adenin (A), timin (T), guanin (G) ve sitozin (C) adı verilen dört baz tarafından birbirine bağlandığını ve bu bazların A-T ve G-C şeklinde eşleştiğini açıkladı. Şahin, DNA'nın hücre çekirdeğinde kromozomlar içerisinde bulunduğunu ve her organizmanın kendine özgü genetik bilgilerini barındırdığını ifade etti. Bu genetik bilginin, organizmanın büyümesi, gelişmesi, işlev görmesi ve üremesi için gerekli olan tüm talimatları içerdiğini vurguladı.
Genetik kodun, DNA'daki baz dizilimlerinin belirli amino asitlerin ve proteinlerin sentezlenmesini sağlayan bir şifre olduğunu hatırlatan Şahin, "Öğrenciler genetik kodun nasıl çalıştığını ve RNA'nın bu süreçteki rolünü öğrenmeliler" dedi. Her kodonun belirli bir amino asidi veya durma sinyalini belirttiğini ve bu sürecin proteinlerin yapısının ve fonksiyonunun belirlenmesinde kritik bir rol oynadığını vurguladı. Şahin, genetik kodun evrenselliğinin anlaşılmasının da biyoloji derslerinde büyük önem taşıdığını belirtti.
Uygulamalı Öğrenme ve Pratik Yapın
Şahin, öğrencilerin teorik bilgileri pekiştirmeleri için uygulamalı öğrenmeye önem vermelerini tavsiye etti. "Modeller kullanarak DNA'nın yapısını inceleyin veya genetik kodla ilgili problemler çözün" diyen Şahin, interaktif etkinliklerin ve pratik yapmanın konunun daha iyi anlaşılmasını sağlayacağını söyledi. Öğrencilerin, geçmiş yılların LGS sorularını çözerek genetik kod ve DNA konusundaki bilgilerini test etmelerini de önerdi.