Sadece gelişmiş Avrupa ülkelerindeki şehirlerde değil, yurdumuzda da özellikle modern şehir olmanın önemli kanıtlarından biridir, belki de başta gelenidir raylı taşımacılık…

Bu konu ilin gündeminden hiç düşmedi bugüne değin, böyle giderse de düşmeyeceğe benziyor…

Buna en güzel örnek; belediye meclislerinde yer yer ve zaman zaman gündeme getirilmesidir hiç kuşkusuz…

Özellikle son yıllarda her gün biraz daha çekilmez hale gelen şehir trafiği S.O.S. verirken, çözüm arayışları elbette farklı şekillerde gündeme getirilecektir…

Coğrafi özellikleri ve yerleşim şartları yönünden genişlemeye müsait olmayan şehir merkezini civar yerleşim yerlerine bağlayan karmaşık ve dar yollar hem sürücülerin hem de yayaların korkulu rüyası haline geldi adeta…

Özel resmi, büyük küçük, çeşitli vasıtalar her ay artan sayıda trafiğe katılırken düşünün bir yol gelecekte şehrin trafik sorununu…

Peki…

Kim çözüm bulacak!
Hiç şüphesiz şehri yöneten belediye başkanları ve meclisleri…

Öyle olmasa zaman zaman mecliste gündeme gelmez…

Peki, sonuç!

Başkanlar çalar ayrı telden, muhalefet karşı çıkar farklı açıdan…

Sorun sürüncemede kalır, uzar gider don lastiği misali…

Yine öyle olmuş…

Son toplantıda MHP Meclis Üyesi ve eski belediye başkanı Erkal Etçioğlu getirmiş konuyu bir kez daha meclise…

Sanırım yapmayı bir kenara bırakın, hiç olmazsa düşünün diyerekten…

Raylı sistemle şehirlerinin trafik derdini dert olmaktan çıkaran şehirler yok mu örnek alınacak etrafımızda!

Var…

Elbette var…

Hem de uzaklarda değil…

Çıkıp seyreyleyin yeter ki âlemi…

O şehirler trafik sorununu nasıl çözmüşler…

Cevap raylı sistemler yoluyla olacaktır sanırım…

Şehrimiz doğu batı, kuzey güney ekseninde bu iş için müsait zemine sahip…

Rüstemler-Serdivan, Erenler-Yenikent arasına döşenecek raylar ya da troleybüs gibi elektrikle işleyecek yolcu kapasitesi yüksek araçlar girmezse devreye, daha çok çekeceğimiz var trafik keşmekeşinden…

Hayli zor ve maliyeti yüksek bir yatırımdır hiç kuşkusuz raylı sistem…

Sadece kalkıp belediyelerin sırtına yüklemek en azından insafsızlık olur…

Peki, Sakarya’nın başkentteki o güçlü lobisi ve kendi çıkarları olunca mangalda atılacak kül bırakmayan sivil toplum örgütleri ile oy verip seçerek meclise gönderdiğimiz parlamenterler ne güne duruyor!

Niye girmezler başkanların koluna bu hayati konuda!

Koltuk onlar için süs olmaktan çıksın istiyorlarsa bir hayırlı iş için ayağa kalksınlar…

Ve civar iller sorunları çözerken bu yolla, bırakmasınlar gücü sınırlı belediyeleri bir başına…

Biliriz, böyle sıra dışı projeler başkanları da sıradanlıktan çıkarıp sıra dışı başkanlar sınıfına sokar…

İnceleyin, göreceksiniz raylı sistemlere kavuşmuş belediyeleri ve başkanlarını, nasıl da övünürler…

Hakları değil mi!

“Bir işe önce hayal kurmakla başlanır” der bir ünlü düşünür…

Yapamasak da hayal kuramaz mıyız!

Zor mudur bu iş!

Hele deneyin bir yol, öyle bir şehirde çıkarın başkanlığın tadını, keyfini, hayal de olsa…

Bakın o zaman sıra dışı başkan olmak ne demekmiş…

Bu duygularla Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bir kere daha gündeme getirilen ve bu şehrin gelecekte yaşanması mümkün olmayan trafik sıkışıklığına tek çare olan raylı sistem konusunun önemine inanan ve dillendiren iktidar, muhalefet, hangi partiden olursa olsun herkese ve her kesime Bizim Bahçe’den gidecek çiçeğin cinsi bilinsin ki “orkide” olacak…