Karasu, Karadeniz kıyısındaki en özensiz beldelerden biri olarak dikkat çekiyor. 20 kilometre uzunluğundaki sahili ile Türkiye’nin en uzun ikinci sahili olmasına rağmen, bu doğal zenginlikler yeterince korunmuyor. Kum zambağı çiçeği gibi nadir bitki örtüsüne sahip olması ve Acarlar Longozu gibi eşsiz doğal alanlar, bölgenin değerlerini artırıyor; fakat bu potansiyel, gereken önemin verilmemesi nedeniyle kaybolma riski taşıyor.
Acarlar Longozu, 1562 hektarlık alanıyla Türkiye'nin önemli turizm değerlerinden biri. 2300'den fazla bitki türüne ev sahipliği yapan bu bölge, göçmen kuşların üreme ve kışlama alanı olarak büyük bir öneme sahiptir. Ne yazık ki, bu eşsiz doğal güzellikler ve turizm potansiyeli, yıllar içinde tahrip olan sahil ve çarpık imar düzenlemeleriyle yeterince değerlendirilemedi.
Son günlerde gündeme gelen kaçak yapılaşma tartışmaları, yerel yönetimlerin tutumunu sorgulatıyor. CHP İlçe Başkanı Semih Karakaş’ın eleştirileri, Karasu Belediye Başkanı İshak Sarı’ya yöneltiliyor. Karakaş, “Camitepe’deki kaçak yapıları yıkmadığın sürece, hiçbir yapıyı yıkamazsın” diyerek durumu özetliyor. Bu yapılar, kıyı kenar kanununa aykırı olarak inşa edildiği iddia ediliyor ve yerel halk, bu konudaki sessizliğin güven kaybına yol açtığını belirtiyor.
Karasu’nun turizm potansiyelini artırmak ve doğal yapısını korumak için atılması gereken adımlar var. Ancak bu adımlar, yerel yönetimlerin kararlı ve tutarlı bir şekilde hareket etmesiyle mümkün olacaktır. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, Karasu'nun doğal ve kültürel değerleri hızla kaybolabilir.
Fotoğraf: İHA Arşiv
Köşe yazısını okumak için tıklayın