Son günlerde Türkiye'de gündemi meşgul eden konulardan biri, milletvekillerinin çakarlı araç kullanma hakkı ve bu araçların trafikteki geçiş üstünlüğüdür. Geçtiğimiz günlerde, bir milletvekiline ait çakarlı aracın yetkisiz kişiler tarafından kullanıldığına dair yapılan eleştiriler, aracın sahibinin açıklanmasıyla birlikte tartışmaların seyrini değiştirdi. Ancak bu olay, Türkiye’de uzun süredir süregelen çakarlı araç kullanma ve geçiş üstünlüğü meselelerini yeniden alevlendirdi.
Milletvekillerinin çakarlı araç kullanma hakkının meşru bir gerekçeye dayandığı iddiaları, çeşitli sorularla sorgulanıyor. Bu sorular arasında, milletvekillerinin neden çakarlı araç kullanma ayrıcalığına sahip olduğu ve bu durumun haklı gerekçeleri bulunup bulunmadığı yer alıyor. Örneğin, çakarlı araçların sadece acil durumlar için gerekli olan ve kamu güvenliğini sağlamakla yükümlü olan polis, ambulans ve itfaiye gibi hizmetlerde kullanılması gerektiği savunuluyor.
Milletvekillerinin geçiş üstünlüğüne sahip olmasını gerektiren bir aciliyet veya kamu otoritesi vurgusu olmadığı gibi, temsil ettikleri halkla arasındaki mesafeyi artıracak bir ayrıcalık da doğru bir yaklaşım olarak değerlendirilmiyor. Ayrıca, milletvekillerinin devlet başkanları, üst düzey yöneticiler ya da güvenlik otoriteleri gibi kamu düzenini sağlamakla görevli olmadığı, dolayısıyla geçiş üstünlüğü hakkına sahip olmalarının gereksiz olduğu belirtiliyor.
Fotoğraf: Sosyal MEdya