Öz İplik İş Sendikası 14. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, ücretler üzerindeki ağır vergi yüküne ve yüksek enflasyona dikkat çekti.
“HAK-İŞ'in vergi adaletsizliğinin giderilmesine ilişkin talebini anımsatan Arslan, Hazine ve Maliye Bakanına sunmak üzere bir rapor hazırladıklarını belirterek, bu raporun en önemli ayaklarından birinin vergi adaletsizliğinin giderilmesine yönelik öneri olduğunu kaydetti. Arslan, “Talebimiz kriz dönemi bitinceye kadar bütün çalışanların vergi diliminin yüzde 10’a sabitlenmelidir. Kriz bitene kadar sabit, sonrasında da hakkaniyetli bir vergi düzenlemesine ihtiyacımız var. Çoğu ekonomistin ortak görüşü vergi oranlarını yükselterek adalet sağlanamayacağıdır. Vergi oranını düşürüp, vergiyi tabana yaydığınızda hakkaniyetli bir ortamda hak edenden vergi alındığında daha fazla toplanır. Bakıyoruz, avukatlar, kuyumcular, tacirlik yapanlardan daha fazla ay sonunu zor getiren bir işçi vergi veriyor. Bu nasıl oluyor, demek ki vergi yakalanandan alınıyor” dedi.
ASGARİ ÜCRET KOMİSYONUNUN YAPISI
Genel Başkan Mahmut Arslan, Asgari ücret çalışmalarına değinerek, komisyonun yapısına ilişkin eleştirilerini anımsattı. Arslan, komisyonun yapısının kapsayıcı, demokratik olmaması nedeniyle daha geniş bir katılımla oluşturulması gerektiğini savunduklarını vurgulayarak, “Geniş kesimleri ilgilendiren bir düzenleme dar bir kadroya teslim ediliyor. Komisyonun ücretlileri temsil etme sorunu varsa bunu söylemek lazım.
Bize deniyor ki, ‘komisyona göz diktiniz.' Hayır dikmedik, bir haksızlığı gidermek için öneriyoruz” dedi.
"ÖZEL SEKTÖR SENDİKACILIĞI TEHDİT ALTINDA"
Asgari ücretin emekli aylığı, kısa çalışma ödeneği, işsizlik ödeneği gibi geniş bir etki alanı bulunduğunu belirten Mahmut Arslan, son dönemde asgari ücretle çalışan kişi sayısının çok yükselmesinin de önemli sonuçlar doğurduğunu belirtti.
Arslan, ücretli çalışanların Bakanlık açıklamasına göre yüzde 38’i, çeşitli hesaplara göre yarısının asgari ücretli haline geldiğini, bu oranın İspanya’da yüzde 1’in altında, en yüksek olan Slovenya’da yüzde 15, Avrupa ortalamasında ise yüzde 4 olduğunu hatırlatarak, bu görünüm altında asgari ücret belirleme çalışmasının Türkiye’nin en büyük toplu iş sözleşmesi haline geldiğini kaydetti.
“TÜRKİYE KRİZ DÖNEMİ YAŞIYOR”
Arslan, ücretli vergi yükünde adalet sağlanamaması ve yüksek enflasyonun çeşitli ciddi sorunlar doğurduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
“1 yıldır HAK İŞ olarak ne söylüyoruz. Türkiye kriz dönemi yaşıyor, enflasyon hayat pahalılığı altında çalışanlar zor durumda bulunuyor. Ücretleri artıralım. Kamu sözleşmeleri ile yapıyoruz. Memurlar da benzer olarak yapıyor. Toplu iş sözleşmesi olan yerlerde asgari ücret arttıkça zam yapılıyor. Peki özel sektörde, sendikalı olmayanların ücretini kim artıracak. Asgari ücretteki her artışla orada da büyük bir krizle karşı karşıyayız. Ücretler yaklaşıyor. 10 yıl çalışan sendikayı suçlamaya başlıyor, sendikalılığı sorgulamaya başlıyor. Sendikal hareket, toplu iş sözleşmesi zorlanıyor. Özel sektör sendikacılığı tehdit altında. Bunu görmemiz gerekiyor.”