ABD Başkanı Donald Trump, Dünya Ekonomik Forumu (WEF) zirvesine video konferansla katılarak, küresel ticaret ve ekonomi üzerine önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle Çin’e yönelik daha ılımlı bir yaklaşım sergileyerek, daha önceki dönemde gündeme gelen gümrük tarifeleri konusunda esneklik göstereceğini belirtti. Bu açıklamalar, uluslararası ticaretteki belirsizlikleri bir nebze olsun hafifleterek, piyasaların risk algısını azalttı.
Trump’ın Açıklamaları Piyasaları Nasıl Yönlendirdi?
Trump'ın video konferans üzerinden yaptığı açıklamalarda, jeopolitik risklerin giderilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, petrol fiyatları ve faiz oranlarının düşürülmesi gerektiğini belirterek, ekonomik belirsizliklerin hafifletilmesine dair önemli adımlar atılacağını ifade etti. Bu mesajlar, özellikle piyasalarda risk iştahını artırarak, varlık fiyatları üzerinde olumlu etkiler yarattı.
Ancak Trump’ın Çin'e yönelik ılımlı tutumu, ABD’nin diğer ticaret partnerleri olan Kanada, Meksika ve Avrupa Birliği'ne yönelik tehditlerin hala geçerliliğini korumasına neden oldu. Bu durum, tarifelerin küresel ticaret savaşlarını körükleyebileceği ve enflasyonist baskıları artırabileceği endişelerini gündeme getirdi.
Fed'in Faiz İndirimi ve Enflasyon Endişeleri
Öte yandan, Trump’ın ekonomi politikaları, ABD Merkez Bankası (Fed)’nın enflasyonla mücadelede attığı adımlarla çelişebilir. Fed’in, faiz indirimlerine gideceği yönündeki beklentiler hala güçlü kalırken, bankanın gelecek hafta açıklayacağı para politikası kararları ve faiz oranları yatırımcılar için önemli bir gündem maddesi.
Piyasalarda, Fed'in yılın ilk yarısında faiz indirimi yapacağına dair tahminler güçlenmiş durumda. Bankanın, ocak ayında faizi sabit tutacağı beklenirken, haziran ayında faizi 25 baz puan indireceği öngörülüyor.
ABD'deki Ekonomik Veriler ve Tüketici Güveni
ABD'de açıklanan makroekonomik verilerde, Michigan Üniversitesi tarafından ölçülen tüketici güven endeksi, ocak ayında aşağı yönlü revize edilerek 71,1 seviyesine geriledi. Tüketici güveninin azalmasında, işsizlik, tarifeler ve enflasyon gibi faktörlerin etkili olduğu görülüyor. Ayrıca, kısa vadeli enflasyon beklentisi de ocakta %2,8’den %3,3’e yükseldi.
ABD'deki imaliyet sanayi PMI ise ocakta %0,7 artarak 50,1 seviyesine çıktı ve piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşti. Hizmet sektörü PMI ise 4 puan düşüşle 52,8 seviyesinde kalırken, bu da piyasa beklentilerinin altında kaldı.
Dolar, Altın ve Petrol Fiyatlarındaki Değişiklikler
ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi, geçen hafta %4,53 seviyesine gerileyerek %4,62 seviyesinde dengelendi. Altın fiyatları ise haftalık %2,64 oranında yükselerek 2.772 dolar seviyesinden işlem görmeye başladı. Dolar endeksi, haftalık bazda %1,79 düşüş göstererek 109,7 seviyesine gerilerken, Brent petrolün varil fiyatı da %2,91 azalışla 77,5 dolara indi.
Amerikan Borsalarında Yükseliş
ABD borsaları, Trump’ın Çin’e yönelik ılımlı açıklamaları sonrasında olumlu bir seyir izledi. S&P 500 endeksi haftalık %1,74, Nasdaq %1,55 ve Dow Jones endeksi %2,15 değer kazandı. Çinli şirketlerin hisselerinde de bu gelişmelerle birlikte yükselişler görüldü.
Avrupa'da Gözler ECB'nin Faiz Kararında
Avrupa borsalarında ise karışık bir seyir hakim. Özellikle Avrupa Merkez Bankası (ECB)'nın alacağı faiz kararı ve ECB Başkanı Christine Lagarde’ın yapacağı açıklamalar piyasaların odağında. ECB'nin kararları, bölgedeki ekonomik büyüme ve enflasyon beklentilerine dair önemli ipuçları verecek.
Davos'ta yapılan Dünya Ekonomik Forumu (WEF) ise küresel ekonomik belirsizlikleri tartışmaya açtı. Burada yapılan konuşmalar, özellikle ticaret savaşları, yapay zeka ve enerji dönüşümü gibi konularda önemli mesajlar içeriyor.
Asya Borsalarındaki Yükseliş
Asya borsalarında da Trump'ın ılımlı açıklamaları pozitif bir etki yarattı. Japonya Merkez Bankası (BoJ), faiz oranlarını 25 baz puan artırarak %0,50 seviyesine yükseltti. Hong Kong Hang Seng Endeksi haftalık %2,46, Şanghay Bileşik Endeksi ise %0,33 oranında yükseldi. Japonya Nikkei 225 Endeksi ise %3,93 artış gösterdi.
Türkiye'deki Ekonomik Gelişmeler
Türkiye'de ise Borsa İstanbul haftayı %1,27 artışla kapattı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), politika faizini 250 baz puan indirerek %45 seviyesine çekti. Bu adım, enflasyonla mücadelede ilerleme kaydedildiğini gösterse de, yatırımcılar Fitch Ratings'in Türkiye değerlendirmesini merakla bekliyor.
Dolar/TL, haftayı %0,3 artışla 35,6790 seviyesinde kapattı. Ayrıca, Türkiye'nin kredi notuna ilişkin herhangi bir değişiklik yapılmadı, ancak uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, Türkiye'nin kredi notunun desteklendiğini belirtti.
Gelecek Hafta Piyasaları Bekleyen Veriler
Gelecek hafta, Fed'in faiz kararı ve ECB'nin faiz kararı gibi önemli gelişmelerin yanı sıra, ABD ve Avrupa'dan gelen makroekonomik veriler piyasalar üzerinde etkili olacak. ABD’de tüketici güveni ve işsizlik verileri, Avrupa’da ise büyüme ve işsizlik oranı verileri dikkatle takip edilecek.
