İsrail'in 27 Eylül'de Nasrallah'ı öldürmek amacıyla Hizbullah'ın Beyrut'taki merkezini yoğun hava saldırılarıyla hedef almasının ardından Nasrallah'ın şu anki akıbeti bilinmiyor.

Nasrallah, Hizbullah'ın başında geçirdiği 30 yılı aşkın sürede Şii milisleri Lübnan'da önemli bir siyasi güce ve komşu İsrail'in güçlü bir düşmanına dönüştürdü.

Bu süre zarfında 64 yaşındaki din adamı Orta Doğu'nun en güçlü ve kutuplaştırıcı figürlerinden biri haline geldi.

Tarihsel olarak ötekileştirilmiş bir grup olan Lübnan'ın Şii toplumunun pek çok üyesi için o bir kahraman. Ancak diğerleri onu ülkeyi bölgesel çatışmalara sürükleyen bir savaş kışkırtıcısı olarak görüyor.

Avrupa Birliği sadece silahlı kanadını kara listeye almış olsa da, Hizbullah, ABD tarafından terör örgütü olarak kabul ediliyor.

Yoksul çocuktan örgüt liderliğine

Nasrallah 1960 yılında başkent Beyrut'un güney banliyölerinde yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Irak'ta bir Şii ilahiyat okulunda eğitim gördükten sonra, Lübnan'ın Şii toplumunun statüsünü yükseltmeyi amaçlayan bir milis olan Emel hareketine katıldı.

İsrail'in 1982'de güney Lübnan'ı işgal etmesi ve Lübnan'ın yıkıcı iç savaşı sırasında, Nasrallah yeni kurulan Hizbullah'a katıldı.

Karizmatik bir din adamı ve yetenekli bir hatip olan Nasrallah, Hizbullah'ın saflarında hızla yükseldi. İsrail 1992 yılında Hizbullah lideri Abbas el-Musavi'yi öldürdüğünde, Nasrallah 32 yaşındayken onun halefi olarak seçildi.

Nasrallah, Hizbullah'ın en önemli destekçisi olan Şii çoğunluklu İran ile yakın bir ilişki kurdu. Nasrallah, Tahran'dan aldığı önemli mali ve siyasi destekle Hizbullah'ı Lübnan'da güçlü bir siyasi ve askeri varlık ve bölgede önemli bir oyuncu haline getirdi.

İsrail’e karşı mücadele 

Hizbullah'ın İsrail'e karşı mücadelesi Nasrallah'a Lübnan içinde ve dışında destek kazandırdı. Hizbullah'ın ısrarlı saldırılarının ardından 2000 yılında İsrail, 18 yıllık işgalin ardından güney Lübnan'daki güçlerini geri çekti.

2006 yılında Hizbullah'ın iki İsrail askerini kaçırması İsrail ile 34 gün süren yıkıcı bir savaşı tetikledi. Savaş, yol açtığı yıkım ve can kaybına rağmen Hizbullah'ın Lübnan ve bölgedeki konumunu güçlendirdi.

Nasrallah'ın liderliğindeki Hizbullah, Suriye'deki iç savaş sırasında Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın yardımına koştu, Irak ve Yemen'de İran destekli milisleri eğitti, ABD ve AB tarafından Filistinli terörist grup olarak tanımlanan Hamas'a yardım etti.

Hizbullah, ayrıca 1994 yılında Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te bir Yahudi toplum merkezine düzenlenen ölümcül bombalı saldırıyı düzenlemekle de suçlanıyor.

Son dönemde ortaya çıkmıyor

Din adamı son yirmi yıldır nadiren halk arasında görülüyor ve destekçilerinin çoğu bir zamanlar siyah olan sakalının ağardığına sadece televizyon ekranlarında tanık oluyor. Siyah bir türban takan Nasrallah, güvenlik kaygıları nedeniyle uzun konuşmalarını genellikle gizli yerlerden video bağlantısı yoluyla yapıyor.

Ekim 2023'te Gazze savaşının patlak vermesinden bu yana Hizbullah ve İsrail sürekli sınır ötesi saldırılarda bulunuyor. Hizbullah Filistinlilerle dayanışma içinde hareket ettiğini söyledi

Nasrallah'ın örgütü son aylarda büyük gerilemeler yaşadı. İsrail, Hizbullah'ın lider kadrosunun önemli üyelerine suikastlar düzenledi, askeri cephaneliğinin önemli bir kısmını etkisiz hale getirdi ve iletişimini kesti.

Nasrallah, Hizbullah üyeleri tarafından kullanılan elektronik cihazları hedef alan şüpheli İsrail saldırılarının ardından 19 Eylül'de yaptığı son konuşmada İsrail'i “intikamın geleceği” sözleriyle tehdit etti.  

Fotoğraf: Sosyal Medya

Kaynak: ajans bizim