CHP Milletvekili Engin Özkoç’un uzun süredir dile getirmekten yorulmadığı önemli bir konudur ilimizde hasarlı olup yapılan makyajımsı onarım ile eğitime hazır hale getirilen okulların dramı…
Bilinir ki 25-30 yıl gibi periyodik aralıklarla sarsılan, maddi manevi can kaybının yaşandığı talihsiz bir il’e ev sahipliği yapar yaşadığımız topraklar…
Deprem konusunda söz sahibi bilim ve ilim adamları, “Binalar öldürür insanları, deprem değil” derken, uygulaması ve uyulması zorunlu bir farklı mesaj koyuyorlar ortaya yıllardır…
Bu konuda ve böyle zamanlarda en çarpıcı örnek şüphesiz sürekli sarsılan bir ada üzerine oturtulmuş ülke olarak Japonya gelir akla ve gündeme…
Buna göre hareket günümüzde depremlere karşı en önemli bir direnç kaynağını oluşturur hiç kuşkusuz…
İlimizde ve bölgemizde bırakın evi barkı, yavrularımızın içinde eğitim göreceği deprem geçirmiş hasarlı okul binalarını bile istenilen ölçülerde onarmak yerine, yüzeysel müdahalelerle kullanıma açılmasına tepkiler var, yer yer gündeme getirilen…
İşte bunadır Milletvekili Engin Özkoç’un ve benzer yaklaşımlar içeren yazılarıyla Ergün Özkan’ın karşı çıkışı…
20 yıla merdiven dayadı büyük yıkımın üzerinden geçen seneler…
Sinsice ve adım adım yaklaşıyor deprem denilen büyük felaket…
Süre daralıyor, önlem şart…
Hasarlı binaların bir an önce eskisinden daha sağlam hale getirilmesi kaçınılmaz…
Böyle yapılmadığı varsayımıyla meselenin üzerine giden, sorununun bir an önce giderilmesini talip eden Milletvekili Özkoç ile köşe yazarımız Ergün Özkan’ın uyarılarına şaşı bakmak yanlıştır ve derhal terk edilmelidir…
Bu konuda tepki nereden, nasıl ve ne şekilde gelirse gelsin atıp zihinlerden, farklı duyguları bir kenara gereğini yapmak, hem de ivedi bir şekilde yetkili, etkili kim varsa üzerine vazifedir…
Bu büyük sorumluluğun vebalinden kurtulmak ancak böyle yapmakla mümkün olur…
Hasarlı ve riskli binalarda eğitim ve öğretimin devam etmesini içine sindiremeyen ve dahi anlaşılır bulamayan Ergün Özkan’ı, bakıp bugüne kadar yapılan uygulamalara haklı bulmamak mümkün mü!
